Ekonomide dengelenmenin içeriği kadar sürecin psikolojisi de
önemlidir.
Adımların doğru sırada atılması, zaman gerektiren süreçlere
tahammül ve daha da önemlisi kuşatıcı bakışla, tüm paydaşların
katılımı şarttır.
Dün Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ı AHaber-APara ortak
canlı yayınında konuk ettik. Genel Yayın Müdürü Özlem Doğaner'in
enflasyona dair değerlendirme talebine Albayrak'ın cevabıyla;
sürecin psikolojisinin gözetildiğini ve adımların zamana yayılarak
atıldığını öğrendik.
Fiyatlama davranışları, enflasyonla mücadelede çok önemli faktör.
Bakan Albayrak, fiyatlama davranışlarının normalleşeceği kasım ve
aralıkta olumlu göstergelerin endekslere yansıyacağını, yılsonu
hedeflerinin tutacağını belirtiyor.
Ekonomiye karşı dış atakların tepe noktasına ulaştığı ağustosta
tavan yapan döviz fiyatı üzerinden tırmanan fiyatının aşağıya
inişi, ne yazık ki aynı hızla olmuyor. Döviz artışının getirdiği
külfeti, panik atakla derhal etikete yansıtanların, düşen dövize
mukabil hâlâ "askıdaki fiyat" direnişi söz konusu...
Bu direnişin kırılması zaman alıyor.
Sonuçta ekonominin makro dengeleri ve temel matematiğinden gelen
sağlamlık, orta vadede dengelemeyi sağlayacaktır. Fakat kısa dönem
bakış açısıyla atılan adımların ilave külfeti, ne yazık ki
kaçınılmaz oluyor.
2008 Küresel Krizi'ni hatırlıyorum.
Eylül ayında Amerika'da başlayan çöküş, Avrupa'yı kaplayınca
içeride benzer kaygılar tırmanmış, "teğet geçecek" denmesine rağmen
pek çok işletme, ilk tedbir olarak işçisini evine göndermiş, kirpi
sendromuna kapılıp içine kapanmıştı.
Nitekim o dönem Başbakan olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın
dediği gibi kriz teğet geçmiş ancak sürecin psikolojisini
yönetemeyen firmalarımız durduk yerde zarar etmişti. Durduk yerde
dediğim, finansal ve reel ekonomi açısından ABD ve Avrupa'nın
sıkıntılarından çok uzakta oluşumuzdu.
Dengelenme sürecinin zaman alacağına dair benim fikrim, "el freni
yerine" yumuşak inişin gereğinin yapılmasının doğru politika
olacağıdır. 2011'de Türkiye %8.8 büyüyünce, "küresel kriz yeniden
tırmanabilir aman yavaşlayalım" nidaları yükselmiş, "gaz-fren"
tartışmaları neticesinde büyümemiz, ertesi yıl %2.2'ye
geriletilmişti.
El freni, dengelenmeye hizmet etmez, aracı olduğu yere
çakıverir.
Enflasyonla topyekûn mücadele sürecinde yumuşak iniş stratejisini
daha akılcı ve gerçekçi yapan, ekonominin aktörlerinin tamamını
içeren bu sürecin psikolojik boyutunun da yönetiliyor
olmasıdır.
Dünkü canlı yayında bunu gördüm.