Bundan 103 yıl önce bizi "hasta adam" diye niteleyip
Çanakkale'yi geçmek isteyenlere karşı verdiğimiz mücadele, asır
sonrası dahi parıltısını sürdürüyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan, dünkü muhteşem törenlerde "bize hasta adam diyenler hasta
oldu" derken, Türkiye'nin kural koyan ülke yolundaki adımlarına
işaret ediyordu.
Çanakkale sıradan bir yer değil… Marmara'nın girişi olduğu kadar,
taa Pekin'den Londra'ya uzanan coğrafyanın önemli geçidi, Kuşak-
Yol Projesi'nin orta koridorunun kritik noktası… Tıpkı bir asır
öncesindeki gibi hayati önemi haiz… Ancak bu defa durum farklı;
hasta adam gitmiş, coğrafyanın etkin aktörü gelmiş ve bizim izin
verdiğimizin geçebileceği bir Çanakkale söz konusu… Cennet vatanı
güneyde, Münbiç'e kadar uzanan barış koridoru ile korumakla
kalmıyor, küresel müttefiklerimizle yeni zenginlik alanları açmak
için köprü, yol ve geçitler yapıyoruz.
Kuşak-Yol adını verdiğimiz modern İpek Yolu güzergâhında İstanbul
Boğazı'nı üstten 3, alttan 3 kez geçmekle kalmadık, Körfez'e
Osmangazi Köprüsü'nü, İstanbul'a dünyanın en büyük havalimanını ve
şimdi de Çanakkale'ye köprü kuruyoruz.
Çanakkale'den geçmek isteyen düşmana geçit vermedik, "dur yolcu"
dedik ve bastığı toprağı tanımasını istedik. Bugün Çanakkale'den
yılda 2 milyon yolcu geçiyor ve bu defa onları, limanlar, alanlar
inşa edip "durdurup" turizmden ticarete dek ekonomiye katmak,
küresel organizasyonların parçası yapmak gerekiyor.
Bu dev proje sahipleri Nihat Özdemir ve Dr. Ersin Arıoğlu'nun
taahhütleri var; Köprü, Cumhuriyetimizin 100'üncü yıldönümünden 1
yıl önce bitecek.
Ekonomiye kattıkları bir yana, oluşturacağı ekosistem sayesinde
Türkiye, Kuşak-Yol'un daha da güçlü, kurucu ortağı haline
gelecek.
Köprü, yerel kalkınmanın dinamosu gibi çalışacak. Bölgede oluşacak
yeni kümeler, üretim alanları yanı sıra Truva hazinelerimizi dünya
turizminin hizmetine sunmak ve erişim kolaylığı sayesinde Çanakkale
çevresi gelişecek.
Çanakkale zaferini bugün güncelleyen ve Afrin Zaferini de buna
katan bir gurur tablosu var önümüzde… Dün bize "hasta adam"
diyenler, bugün hasta olsalar da vazgeçmeyeceğimiz şey;
Türkiye'yi daha güçlü bir yarına ulaştırmak olacaktır.