Koramiral Can Erenoğlu, Güney Deniz Saha Komutanı’yken “Balyoz
Soruşturması” kapsamında tutuklandı, bin 12 gün cezaevinde yattı.
Darbe girişimini öğrendiğinde, Genelkurmay’ın önüne gelmişti.
Askerleri birer birer dışarı almaya başlamışlardı. Başlangıçta bir
grup vatandaş askerlere saldırmak istedi. Erenoğlu, onlara “Durun.
Bunlar vatan hainlerince ‘tatbikat var’ diye kendilerine yalan
söylenmiş Mehmetçikler. Sizin de asker evladınız vardır. Bunların
onlardan bir farkı yok” diyor ve linçi önlüyordu.
Askerlerin tamamı Genelkurmay’dan çıkarılıp Türkiye İstatistik
Kurumu’nun (TÜİK) garajına alındı. Orada bir yarbaya “İçeride neler
olduğunu” sordu. Yarbay, “Bize ‘terör saldırısına karşı bir
tatbikat var’ dediler. Bizi enterne ettiler. Ne olduğunu biz de
anlamadık” diyor, erler de benzer şeyler söylüyordu.
SİLAHI KAFASINA DAYADI
Saat 09.57’de Jandarma Genel Komutanlığı’nda görev yapan Balyoz
Davası’nda özgürlüğü gasp edilen Albay Aziz Yılmaz’ı aradı. “Durum
nedir?” diye sordu. Albay Aziz Yılmaz, telefonda şöyle diyordu:
“Komutanım burada kanlı çatışmalar oldu. Dün akşam (15 Temmuz 2016
Cuma) eve gitmek için garaja gittim. Hainin birisi arkamdan
sessizce yaklaşıp kafama silah dayadı. Sıyrılmak için ani bir
hareket yapınca silahı ateşledi ve yanımda bulunan albay arkadaşım
kolundan yaralandı. Sabaha kadar karargah içinde silahlı çatışma
oldu. Çok sayıda ölü var. Kontrolü ele aldık. Merak etmeyin
iyiyiz.”
Saat 10.07’de Sahil Güvenlik Komutanlığı Karargah Komutanı Deniz
Albay Oğuz Kaan Yavuz’u telefonla aradı. Yavuz o saatte evdeydi.
Gece yaşananları şöyle aktarıyordu:
“Saat 22.30 civarında Sahil Güvenlik Komutanı Tümamiral Hakan
Üstem’e telefon ettim. Kendisine durum nedir? Bir emriniz var mı?
diye sordum. O da; ‘Türk Silahlı Kuvvetleri yönetime el koydu. Siz
bu işte yoksunuz, gelmeyin’ dedi. Aynı sözleri Kurmay Başkanı Deniz
Kurmay Albay Bülent Olcay’a da (Balyoz Davası’nda özgürlüğü gasp
edilenlerden) söylemiş.”