Bir zamanlar “Yeşil” kod adıyla bilinen Mahmut Yıldırım vardı.
Bazen MİT’in, bazen Jandarma’nın, bazen de Emniyet’in “adamı”ydı.
Güneydoğu’da olayların yaygın olduğu dönemde, “Yeşil” çok
kullanıldı. Neredeyse her “faili cinayetin” arkasında “Yeşil”in
bulunduğu belirtiliyordu. Bunun böyle olduğuna ilişkin mahkemelerde
çok sayıda dosya da bulunuyor.
Bakıyorsunuz, “Yeşil” Suriye’de, PKK’nın başı Abdullah Öcalan’a
düzenlenecek suikastı yönetiyor. Bakıyorsunuz, Tunceli’de, terör
örgütünün önemli isminin koluna giriyor, sanki onunla bir şeyler
konuşuyormuş gibi örgüt yanlılarını ona düşman ediyor. Bu kişi,
örgüt tarafından “hain”, “devletle işbirliği yapıyor” diye
öldürülüyor.
O KASETLER NEREDE?
15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili şu ana kadar çıkan bulgular,
o gecenin önemli isimlerinden birinin Adil Öksüz olduğunu ortaya
koyuyor ama bu kadar önemli olan kişi nasıl oluyorsa serbest
bırakılıyor. 15 Temmuz öncesi “Hava Kuvvetleri imamı” olduğu
belirtilen, birçok ifadede önemi vurgulanan Öksüz’e kimse
dokunmuyor.
Öksüz’le birlikte o gece gözaltına alınan askerler, Kazan İlçe
Jandarma Komutanlığı’nın bahçesinde… Oraya gelen bir kamu
görevlisinin Adil Öksüz’le konuşmaları var. Karakolun bahçesini
gören kameranın mutlaka dava aşamasında dinlenip, izlenmesi
gerekiyor. Ancak bu kayıtlardan hiç söz edilmiyor. O kayıtlar kayıp
mı, bugüne kadar niçin mahkemeye gönderilmedi? Adil Öksüz davasında
kendisini kurtarmak için bunları delil olarak saklayanlar mı
var?