Öfkesi olmayan, içinde öfke barındırmayan her düşünce
şahsiyetsiz, iliksiz, ruhsuz ve kanatsız bir düşüncedir. Yaratıcı
öfkenin çocukları, öfkelerini hem şiirleştirirler hem de ateşe
büründürüp, yürütüp, ufuk ötesine kanatlandırırlar!..
Böyle diyor "Yaratıcı Öfke" adlı son eserinde
Ekrem Tâhir.
Ve hülasa ediyor:
"Öfkesi olmayanın düşüncesi olmaz..."
Bana öyle geliyor ki "Yaratıcı Öfke"nin yazarı, sabrı ve dirayeti
her şeyden çok bu öfkeye borçludur...
Gerçekten de böyledir: Öfken yoksa ayakların sabit kalmaz, ilk
dalganın altında kalırsın!
Mesela, bir Deleuze veya bir
Derrida çapında filozof olacağını umduğumuz /
ummak istediğimiz Dücane Cündioğlu gitti "Facebook
duvar yazıcısı" oldu. Gerçi trollerin "aforizma filozofu"
olacağının işaretini, "Aktif siyasete katılmayı hiç düşündünüz mü?"
sorusuna, "1933'te Heidegger'in yaptığı
tarihsel yanlışa benzer bir yanlışı yinelemek bana
göre değildi..." cevabını vermekle ortaya koymuştu.
"Vay...