Geçtiğimiz ekim ayında aramızdan ayrılan büyük devrimci
Nuri Pakdil de kelimelerin yetersizliği nedeniyle
"sükût" eyleminde bulunmuştu.
Hem de "Dilimin döndüğü kadar
sustum" diyerek.
Zira...
"Söz bitebilir, fakat sükût bitmez" demişti
ustamız, "Çünkü o, dünyanın en uzun
cümlesidir."
Tarkovski'ye susmanın çok iyi olduğunu düşündüren, Pakdil'e "sükût
eylemi" yaptıran kuşkusuz günlük gündelik siyasetin lakırdıları
değildi.
En basit ifadeyle, çağa adamakıllı tanıklık etmekti. (Elbette
meseleler meselesi mesabesindeki ontolojik sorgulamalar buna
mündemiç.)
Ben de bir ömür susmak, tek kelime yazmamak istiyorum ey
azizân!