Artistik laf: "Ben yaptığım hiçbir şeyden pişman olmam!" Hayır
yani, kendini ne sanıyorsun muhterem; hatadan kusurdan müstağni
mi?
Öyle düşünüyorsan, daha beter ol, ne diyelim.
Biz insanız; hatamızla sevabımızla.
Cansever'in dediği gibi "ne gelir elimizden insan olmaktan
başka..." Ne ki, "itirafçılık" ile pişman olmak / nadim olmak
arasında elbette fark var.
Her şeyden evvel, pişman olmak için bir başkasına ihtiyaç
yoktur.
Mesela, tek başına nefs muhasebesi yapar, tövbe edersin.
Nihayetinde Allah ile senin arandadır.
İtirafçılık öyle değildir; bir başkasına söylemeden
gerçekleşmez.
Bir de, genellikle zoru görünce yahut kaçacak yer kalmayınca
tezahür eder.
Zoru görünce dedim ama, FETÖ'cülerin birçoğu her şey ortaya
çıktığında bile kaçacak bir "delik" buluyorlar.
Mesela, FETÖ'cü o albay eşini mahkemede inkâr etmişti.
Bir diğeri de, bizzat kendisini videoda izledikten sonra, "ben, ben
değilim" demişti.
Bunlardan daha yeteneklileri de, devletten elde ettiği bilgileri
devlete "satıp" itirafçılık numarasıyla yırtmaya
kalkışmışlardı.