Memleketimiz son derece sert bir iktidar tarafından yönetiliyor.
Dünya tutuklu gazeteciler sıralamalarında birinciyiz. Meclis’in
üçüncü partisinin eşbaşkanları ve milletvekilleri, belediye
başkanları hapiste. Kapatılan derneklerin, işten çıkarılanların,
tutuklananların ardı arkası kesilmiyor. Bütün bunlar ise Anayasa
Mahkemesi’nin içtihatını çiğneyerek intihar etmesi ve OHAL
KHK’lerini denetlememe kararı almasıyla beraber hukuki bir denetim
olmadan gerçekleşiyor. Siyasi ve hukuki bir denetime tabi olmayan
elinde sonsuz bir kudret bulunan iktidar terör saldırılarını
engelleyemiyor.
Şehrin ortasında bir araba satın alınıp içi yüzlerce kilo bombayla
doldurulurken ruhu duymayan iktidar o esnada mesela Sivas
katliamında yitirdiğimiz Behçet Aysan’ın kızı Eren Aysan’ı Devlet
Tiyatroları’ndan “Milli Güvenlik Kurulu’nca devletin milli
güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum
veya gruplara mensubiyeti veya iltisakı, yahut bunlarla irtibatı
olabileceği yolunda yapılan değerlendirme” sonucu açığa almakla
meşgul.
Cumhuriyet gazetesinin yönetici ve yazarları bir aydan fazladır
tutuklu. Türkiye bu sayede daha güvenli bir ülke mi oldu?
İktidar bütün dikkatini fişlenen insanları işten atmaya ve hapse
atmaya yoğunlaştırdı.
Yanı başına kadar darbeci yaverlerin sızdığını göremeyen, darbeyi
haber alamayan, terör saldırılarını engelleyemeyen bu iktidarı
eleştirmek ise neredeyse vatan hainliği olarak
değerlendiriliyor.
Ankara katliamından sonra sırıtarak “güvenlik zaafı” yok diyen,
kafaları “kokteyl terör” diye bulandıran bu anlayışı biliyoruz.
Şimdi intikam çığlıkları atılıyor. Herhalde bir terör örgütünün tam
istediği de budur. Devletin intikam hırsına girmesi, terörle
ilgisiz kişilere karşı sert tedbirler alması, meşruiyetinin kaynağı
olan hukuka uygun davranma zorunluluğunu göz ardı etmesi.
AKP ve MHP, bu hukuki ve siyasi denetimsizlik halini kalıcı hale
getirmek üzere uzlaştı. Önümüzde bir rejim değişikliği var.
Meclis’in göstermelik, “Bakanlar Kurulu”nun ise en fazla bir
meşveret meclisinden ibaret olacağı bir değişiklik.
Her kim bu rejim değişikliği için terör saldırılarını, içinden
geçtiğimiz dönemin başkanlık gibi güçlü bir yönetim gerektirdiğini
söylerse fena halde yanılıyor demektir.