Paris, unutamayacağı bir katliam yaşadı. Çok ağır tabloya rağmen
ucuz kurtulduğu bile söylenebilir. IŞİD’in en çok ses getirmesini
beklediği saldırı engellendi. Fransa-Almanya maçına girmeye çalışan
canlı bombanın son anda fark edilmesi tahayyül etmekten
kaçınacağımız büyük bir felaketi önlemişe benziyor.
Elbette Paris’te hayat eskisi gibi olmayacak. Ancak neticede Paris
de, Madrid de, Londra da daha önce büyük saldırılara uğradı ve
hayat devam etmenin bir yolunu buldu. İstanbul ve Ankara’da bulduğu
gibi.
IŞİD’in bu saldırıyla hedeflediği çok gizli değil. Dünyayı ikiye
bölmek. Farklı kültürleri bir arada yaşayamaz hale getirmek.
Avrupa’da mülteci karşıtlığının artması, Müslümanlara karşı
tepkinin çoğalması ve yabancı düşmanı aşırı sağın seçim zaferleri
kazanması IŞİD’in en çok sevineceği sonuç olacak.
Aralık başında Fransa’da yerel seçimler var. Anketler zaten aşırı
sağcı Front National Partisi’nin güçleneceğini gösteriyordu. Bu
katliamın korkmuş seçmeni iyiden iyiye aşırı sağa çekmesi sürpriz
olmaz.
IŞİD, Fransa’ya saldırırken herhalde Fransa’nın askeri bir cevap
vereceğini de öngörmüştü. Katliamın hemen akabinde, Fransız
jetlerinin Rakka’yı vurması da muhtemelen IŞİD için sürpriz
değildi.
Kara harekâtıyla desteklenmeyen bombardımanların IŞİD’i yerinden
söküp atamayacağı ortada. Hatta şehir bombardımanlarında sivillerin
öldürülmesi, IŞİD hâkimiyetindeki bölgelerde örgüte desteğin
artmasına da yol açabilir.
Kara harekâtı konusunda ise bir mutabakat olmadığı açık.