Devlet Bahçeli, dün partisinin grup
toplantısında yaptığı konuşmayla MHP’nin bir baraj sorunu
olmadığını yineledi. İYİP’in kurulmasıyla beraber MHP’nin baraja
takılıp takılmayacağı tartışılmaktaydı. Bahçeli’nin yüzde 10
barajının çok ağır olduğunu söylemesiyle beraber, MHP çevrelerini
bir baraj korkusunun alıp almadığı da gündeme geldi.
Dünkü açıklamayla beraber MHP’nin bir baraj sorunu olmadığı ortaya
çıktı. Bir siyasi partinin bir baraj sorunu olması için kendine
özgü bir programla kamuoyunun önüne çıkması ve memleketi yönetmeye
talip olması gerekmekte. Yani önce bağımsız bir kimliğe sahip bir
siyasi parti olarak kabul edilmesi şart. Gelgelelim, MHP’nin siyasi
hayatımızda bir anlam ifade edip etmediği belli değil.
Devlet Bahçeli, en cevval AKP genel başkan yardımcılarından daha
etkili bir şekilde muhalefete saldırmakla kalmıyor, aynı zamanda
sayın Erdoğan’a koşulsuz desteğini sergilemekten
de kaçınmıyor.
Bugün benim diyen AKP’li siyasetçi, Erdoğan’a Devlet Bey kadar
hizmet etmemektedir.
“Adalet ve Kalkınma Partisi ile cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini
2019’da sonuna kadar tesis etmek suretiyle çalışacağız” ve “Aynı
safta, aynı yerde duracağız” ifadeleri MHP’nin artık tamamen AKP
içinde eridiğini göstermektedir.
MHP, Erdoğan’ın ve AKP’nin söylediği her şeyi onaylamakta ve
söylemediği hiçbir şeyi dile getirmemektedir.
“Ver Bilal’i Al hilali” diye atılıp tutulmuştur ancak neticede
hilal karşılıksız şekilde AKP’ye teslim edilmiştir. Masasındaki
saati bile 17:25’te sabitleyerek hesap soracağını iddia eden
Bahçeli vaktiyle bütün söylediklerini reddederek uysal bir uydu
olarak yörüngeye oturmuştur. Ancak uyduların dahi yörüngede
kalmaları az da olsa kendilerine ait bir çekim güc...