O günlerdeki şehir efsaneleri şunlardı: Cinsel gücünü artırmak
mı istiyorsun? E vitamini yut. Saç dökülmelerini önlemeyi mi
arzuluyorsun? E vitaminine yüklen. Halsiz ve yorgun musun? E
vitamini ne güne duruyor? Romatizmalarından mı şikâyetçisin? 1 ay
her gün bir tane E vitamini hapı al bir şeyin kalmaz.
Kısacası her derde deva bir ilaç gibi değerlendirildi, “fazla ve
gereksiz kullanılan her ürün” gibi o da zamanla birden gözden
düşüverdi.
Peki doğru mu oldu? Hayır!
E vitaminine şiddetle ihtiyacımız var. O hücrelerimizi paslanmadan
koruyan çok güçlü bir antioksidan. Gözlerimizin görevlerini düzenli
yapabilmesi için E vitaminine ihtiyacımız var.
Özellikle sarı nokta hastalığından korunmada bu vitamin çok mühim.
Zaten bu nedenle de “göz desteği” haplarda tıpkı “lutein” gibi E
vitamini de vazgeçilmezlerden biri.
Peki bu durumda hepimiz E vitamini desteklerinden birini mi
yutalım? Bence hayır! E vitamini azıcık dikkat eden herkesin
yiyecek ve içeceklerde bol miktarda bulabileceği bir doğal güç. Onu
doğal yoldan kazanalım. Bunun için de E vitamini zengini
besinlerden faydalanalım. Bu yeterlidir.
E vitamini zengini besinler
1- Buğday rüşeymi
2- Ayçiçeği tohumları
3- Fındık ve fındık yağı
4- Ceviz, çam fıstığı ve badem
5- Yer fıstığı
6- Avokado
7- Yağlı balıklar
8- Kivi
9- Sığır eti
10- Kuşkonmaz
Beyaz tuz mu pembe tuz mu?