Araştırmalar gösteriyor ki, mitokondri sayısını artırmanın tek bir yolu var: Hareket.
Şu bilgiyi çoğumuz öğrendik: Mitokondriler hücrelerimizin enerji
üretim merkezleri.
Her hücredeki mitokondri miktarı ise aynı değil. Mitokondri sayısı
100 olan hücreler olduğu gibi, 2 bin olan hücreler de var.
Sadece 100 mitokondri içeren hücre tek silindirli ise, diğeri 20
silindirli bir motor gibi.
Nedeni şu:
Besinlerle aldığınız şeker (veya yağlar), hücrede oksijenle
birlikte enerjiye çevriliyor. Mitokondriniz az ya da sayısı yeterli
ama yaşlı ve tembel ise o kalorileri yakamıyor. Yakılmayan
kaloriler de yağ olarak birikip bize kilo aldırıyor.
Araştırmalar gösteriyor ki, mitokondri sayısını artırmanın tek bir
yolu var: Hareket.
Eğer motorunuzu güçlü ve çok kullanır, vitesini yüksek tutarsanız
motorun kapasitesi artar. Mitokondri, size ek motorlar kazandırır
ve bu da ancak egzersizle mümkündür.
Kas dokusundaki mitokondri sayısı, yağ dokusundaki mitokondri
sayısından neredeyse 100-200 misli fazla. Bu nedenle de
1 gram kas dokusunun yaktığı enerji, 1 gram yağ dokusunun yaktığı
enerjinin neredeyse 20 katıdır.
Bu hem kilo kontrolü hem de daha çok fit ve enerjik olmak için daha
çok kas dokusu kazanmamız gerektiği anlamına geliyor.
Mitokondrilerinizi yakmayın!
Araştırmalar gösteriyor ki, verilen kiloların yüzde 90’ı en geç
beş sene içinde yeniden geri alınıyor. Bunun nedeni, sorunun sadece
diyetle çözülmeye çalışılması. Bu yüzden de kilo verdirdiğini,
hatta bu kiloları geri almayacağınızı iddia eden diyet reçeteleri
tümüyle palavra çıkıyor.
Eğer kasınız yoksa yani mitokondri sayınız azsa kilonuzu korumanız
asla mümkün değil.
Açlık diyetleriyle verdiğiniz kiloları neden geri aldığınızı
biliyor musunuz? Aç kalınca vücut sadece yağı değil, kası da
yakmaya başlıyor. Kas yanınca mitokondrileriniz de yanıyor. Zaten
iki silindir olan motor hacminiz bir silindire iniyor.
Diyeti bırakınca fazlasıyla yağ biriktirmeye başlıyorsunuz.
Aktivite olmadan kilo kontrolü sağlayamazsınız.
Patatesi nasıl yemeli?
Patatesin glisemik yükü fazladır. Patatesin büyüklüğü bile kan
şekerinizin ne kadar yükseleceğini belirler. Bu yüzden büyük boy
yerine küçük bir patates seçin. Ayrıca haşlamak yerine fırında
pişirmeyi tercih edin.
Diyelim ki patatesi haşlamayı tercih ettiniz, sonra onu ezip püre
haline getirirseniz kilo alma potansiyeliniz iki katına çıkar. Siz
patatesle ne kadar oynarsanız tehlike o kadar büyür.
Bir besinin sıcak ya da soğuk yenmesi bile fark yaratabilir.
Patatesi pişirdikten sonra soğutup yediğinizde daha az kilo yapar.
Bu besini tüketmenin en doğru yollarından biri, maydanoz, soğan,
domates, biber gibi sebzeler eklenerek hazırlanmış bir patates
salatasıdır.
Bulgur mu, pirinç mi?