Sebze, bakliyat, tam tahıl ve meyve ağırlıklı beslenenlerin
kronik yaşlılık hastalıklarına (diyabet, hipertansiyon, bellek
kaybı, kalp ve beyin damarlarında kireçlenme veya tıkanma) daha
seyrek yakalandıkları, neticede de daha uzun ve sağlıklı bir ömür
şansı yakaladıkları anlaşılıyor.
Bilimsel veriler böyle olunca da beslenme ibresi hayvansal gıdalar
yerine bitkisel zenginliklere kayıyor.
Net ve açık bulgu şu: Aşırı et ve doymuş yağ tüketiminden uzak
kalabilmek yaşlılıkta da sağlıklı kalmayı
kolaylaştırıyor.
Kısacası son yıllarda estirilen “Her gün sabah 5-10 yumurta (!),
öğlen ve akşam 10’ar parça pirzola (!) ve de bolca iç yağı, kuyruk
yağı, tereyağı” gibi tavsiyelerden uzak duralım!