Ömer Lekesiz Yeni Şafak Gazetesi

“Yemin olsun neşredip yayanlara”

Hüsn-i hat, hattatın asıl görme ve idrak mahalli olan kalbinin gönlüne ve fiiline etkisiyle, diğer bir söyleyişle idrak, niyet ve fiilinin hâlleri üzerindeki tesiriyle zuhura çıkan şeydir.

22 Kasım 2020 | 64 okunma

Hüsn-i hat, hattatın asıl görme ve idrak mahalli olan kalbinin gönlüne ve fiiline etkisiyle, diğer bir söyleyişle idrak, niyet ve fiilinin hâlleri üzerindeki tesiriyle zuhura çıkan şeydir.

Bu nedenle hüsn-i hat, duygusallık, öznellik gerekçesiyle ferdi kendi beğenisine karşı güvensizleştirip, onu başkasının güzellik yargısına, daha açık bir söyleyişle sanat ruhbanlarının yargılarına mahkum eden estetizme tabi olarak asla yorumlanamaz.

Bu durumda eseri, güzelliği, üslûbu vb. cihetinden hüsn-i hatta dair söylenebilecek hemen her şey, sözüm ona bir bilim olan estetiğin dışında gerçekleşeceği için, spekülatif bir mahiyet kazanacak ya da aklî karşılığı olmayan bir değer yüklenecektir.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Ukbe b. Nâfi’nin cehdi 02 Mayıs 2024 | 397 Okunma İslâmî hareketten kavramlar savaşına… 30 Nisan 2024 | 138 Okunma İslâmcılık teriminin siyasî soykütüğü 27 Nisan 2024 | 161 Okunma Siyonazilerin vasıfları 23 Nisan 2024 | 102 Okunma Altın Buzağı’dan Kızıl Düveye 20 Nisan 2024 | 263 Okunma