Ömer Lekesiz Yeni Şafak Gazetesi

Mevcut Türkçe ile anlaşabildiğimize şükür

Önceki yazımda, Varlık ve Zaman çevirisinden hareketle, Aziz Yardımlı’nın vicdan kavramı ve duyunç / bulunç kelimesi üzerinden, Arapça ve Farsça kelimeler başta gelmek üzere dil kültürü...

04 Aralık 2018 | 4.183 okunma

Önceki yazımda, Varlık ve Zaman çevirisinden hareketle, Aziz Yardımlı’nın vicdan kavramı ve duyunç / bulunç kelimesi üzerinden, Arapça ve Farsça kelimeler başta gelmek üzere dil kültürü içinde, başka dillerin Türkçeleşmiş kelimelerini de çevirdiğini belirterek, dil düzeyinde anlamsal yarılmalarla cebelleşmek zorunda kalmanın, tefekküre başlayamamayı, ona doğru doğru bir giriş yapamamayı beraberinde getireceğini söylemiştim.

Heidegger metinlerinin, ancak Almanca aslından okunduğunda tam anlaşılabileceğine dair ortak kanaatlerden hareket ettiğimizde, Yardımlı’nın söz konusu tutumunu olumsuzlamak hakkaniyete uygun olmayacak; bu hususu, Varlık ve Zaman’ın iki çevrisinden yapacağımız alıntılardan sonra kesinleştirmek daha doğru olacaktır.

Varlık ve Zaman’ın ikinci ve üçüncü çevirisi Kaan (H.) Ökten’e aittir. Ökten’in kendisi, çevirisinin yeni basımında “bundan önceki çevirim geçerliliğini yitirmiş oldu” dediği için onu üçüncü çeviri olarak kabul ediyoruz.

İki çeviriden, hemen elimin altına giriveren birkaç cümşeyi alıntılayıvereyim:

1-Ökten’in ilk çevirisinden (Agora Kitaplığı, 2. Basım, İstanbul 2011, s: 335):

“64. İhtimam-Göstermelik ve Kendilik

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
İslâmcılık teriminin siyasî soykütüğü 27 Nisan 2024 | 158 Okunma Siyonazilerin vasıfları 23 Nisan 2024 | 94 Okunma Altın Buzağı’dan Kızıl Düveye 20 Nisan 2024 | 262 Okunma Tevradî bir mitin Kur’anî bir kıssa ile tashihi 18 Nisan 2024 | 966 Okunma Musevî bir yasadan Kızıl Düve miti üretmek 16 Nisan 2024 | 348 Okunma