Mustafa Çelik Yeni Akit Gazetesi

Keyfilik küfriliğe açılan kapıdır

Yeryüzünde hukukun katillerinden birisi de keyfiliktir. Keyfiliğin hüküm sürdüğü yerde hukuktan ve hukukun üstünlüğünden bahsedilemez. Kendi keyiflerini kanun haline getirip hukuk diye dayatanlar, Allah’a rağmen ilah...

06 Mart 2019 | 171 okunma

Yeryüzünde hukukun katillerinden birisi de keyfiliktir. Keyfiliğin hüküm sürdüğü yerde hukuktan ve hukukun üstünlüğünden bahsedilemez. Kendi keyiflerini kanun haline getirip hukuk diye dayatanlar, Allah’a rağmen ilah olduklarını ispat etme iddiasında olanlardır.

İslâm, keyfe kâfidir ama keyfe ma yeşa bir din değildir. İslâm’da ihtilaflar veya ittifaklar “keyfe ma yeşa – istediği gibi hüküm verme” şeklinde cereyan etmez. Allah ve Rasûlü’nün hükmü önüne ve yerine hüküm geçirilemez. Allahû Teâla buyuruyor:

“Allah ve Rasûlü bir iş hakkında hüküm verdikleri zaman, hiçbir mü’min erkek ve hiçbir mü’min kadın için kendi işleri konusunda muhayyerlik/tercih kullanma hakları yoktur. Kim Allah’a ve Rasûlüne karşı gelirse, şüphesiz ki o apaçık bir şekilde sapmıştır.” (Ahzap sûresi/ 36) 

Allah ve Rasûlü’nün hükmü karşısında muhayyerlikten vazgeçip tam bir teslim ile teslim olmak, bir iman alâmetidir. Hevâlarını ilâh edinen, akıllarını putlaştıran ve keyiflerini kanun haline getiren müstekbirleri toptan reddetmeyenlerin iman iddiaları bir vehimden öteye geçemez.

İlâhi teklifleri hafife alan, farzları yasaklayan ve haramları teşvik eden siyasi iktidarlar, İslâm topraklarında fesadın yayılmasına vesile olmuşlardır. Bu müstekbirlere gönül rızasıyla itaat eden Müslümanlar; hem bu dünyada, hem de ahirette zilletle baş başa kalacaklardır. Camilerini ahıra çevirenleri, minarelerde Billal-i Habeşi’nin Rasûlüllah (sav)’in huzurunda okuduğu ezanın okunmasını yasaklayıp onsekiz sene “Tanrı Uludur” cümlelerini dayatanlara itibar ve iltifat edenler de zilletten ve meskenetten kurtulmayacaklardır.

Keyfilik, kişinin kendi arzusunu Hz. Muhammed (sav)’in tebliğ edip haber verdiği vahye, şeriata tercih etmesidir. Keyfilik “Hüda”ya değil “Hevâ”ya uymaktır. Hevâ, insan benliğinin keyfiliği tercih edişi ve haksız arzulara olan aşırı meylidir. Hevaya uymak da, şeytanın düzenine bağlanıp onun arzusuna uygun bir hayatın izleyicisi olmaktır. Hak ve hukuk ile mukayyed kalınmayan her yerde keyfilik vardır. Keyfilik, imana değil küfriliğe açılan kapıdır.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Siyonist İsrail, Batı Dünyası’nın İslâm topraklarındaki çıkar şebekesidir 01 Mayıs 2024 | 77 Okunma Lâ dinilerin galibiyetine sevinmek nifak alâmetidir/2 24 Nisan 2024 | 277 Okunma Lâ dinilerin galibiyetine sevinmek nifak alâmetidir/1 17 Nisan 2024 | 329 Okunma Bayramı kutlamak kimin hakkıdır? 10 Nisan 2024 | 56 Okunma Ya hizmet, ya hezimet 03 Nisan 2024 | 202 Okunma