Gökhan İnler ve Tolgay kenarda otururken Beşiktaş'ın, böyle bir
zeminde Babel, Quaresma ve Oğuzhan üçlüsüyle çıkması riskli değil
miydi?
Evet dediğiniz isimlerin hepsi de hücum anlamında önemli
özellikleri olan oyuncular ama saha yerleşiminde ve oyunda öyle
olmadı. Beşiktaş, özellikle skoru bulduktan sonra takım savunması
anlamında Babel, Quaresma ve Oğuzhan taktik disipline sadık kalarak
oynadılar. Bu yüzden Beşiktaş'ın takım savunması bir zafiyet
göstermedi.
Çünkü ne zaman top rakibe geçtiyse geriye gelip savunmada
yerleştiler. Beşiktaş, rakibin ne yapacağını değil, "Ben ne
yapmalıyım" düşüncesini öne çıkaran bir takım.
Yani Osmanlı'nın oyununa karşı gardını alan değil, kendi oyununu
sahaya yerleştiren ve kabul ettiren felsefeye sahipti. Bu da son
derece mantıklıydı.
Talisca döndüğü ilk lig maçında golünü attı. Talisca'ya 10
numaradan daha çok ikinci bir forvet diyebilir miyiz?
Talisca'nın özelliklerine baktığımızda, oyunu organize etmekten çok
skor üretmede ve pozisyona girmede yetenekleri olan bir
futbolcu.
Biz klasik 10 numarayı anlatırken, pas yapan ve takım oyununu
oynatan futbolcu diye bakarsak Talisca bu değil. Talisca'nın zaman
zaman bu özelliklerini görüyoruz ancak skoru değiştirecek
pozisyonlarını daha çok gördük. Talisca'nın vuruş özelliği çok
fazla... Takımına da bu şekilde katkı sağlıyor. Zaman zaman belki
oyundan kopuyor ama etkili olduğu anlarda skoru belirleyen isim
oluyor. Bu da bence bir oyuncu için çok önemli bir meziyet.
Beşiktaş, forvet arayışlarını sürdürüyor. Sizce siyah-beyazlıların santrfor transferine ihtiyacı var mı?