"Selahattin Demirtaş, bizim
ekranımızda saz çalıp türkü
söylerken manzara-i umumiye aşağı yukarı
şöyle bir şeydi:
Bir umut doğmuştu.
Süper bir umut... HDP, iktidarla
işbirliği yapmakta ve silahların
bırakılmasında aktif bir rol
oynamaktaydı... Orta Anadolu'nun en
muhafazakâr kentlerinde bile iyimser bir
bekleyişvardı...
Selahattin Demirtaş çıktığı televizyon
programlarında Türkiyeli bir duruş
sergiliyordu...
...
Sonra bir şey oldu. Tuhaf bir şey...
PKK, birden cinayetler işlemeye başladı.
Bombalar patlattı, katliamlar yaptı...
...
Zannettik ki Selahattin Demirtaş...
Muazzam bir iş yapacak ve yumruklarını
sıkıp dağdakilere... "Hop!" diyecek.
"Artık kan yok" diyecek...
Fakat heyhat!