Filistin'in hali, emperyalizmin, menziline giren mazlum halkları
ne hale getirebileceğinin en net kanıtlarından biri...
Önce, İkinci Dünya Savaşı'nın mutlak galibi ABD'nin kararı ve
batının desteğiyle topraklarına göz dikildi. Ardından santim santim
işgal edildi, parçalandı, paylaştırıldı.
O gün bugündür milyonlarca Filistinli dünyanın en büyük açık hava
hapishanesinde yaşıyor.
Gardiyanları ise ne yazık ki, Müslüman, Arap "dostları!" Mısır,
Suudi Arabistan, BAE, Şam...
Önceki gün de 60'ı daha öldürüldü, boş bir arazide...
Silahsızdılar, sivildiler, çocuktular... Üstelik tüm dünyanın
gözleri önünde, canlı canlı.
Türkiye'nin bu son katliamda da, güçlüden değil haklıdan yana duran
tavrı biraz olsun içimizi rahatlatıyor.
Ama bence Filistin'le ilgili en dokunaklı mesaj, dün sosyal medyada
paylaşılan Mısır'daki bir duvar yazısındaydı:
"Üzgünüz Filistin, biz de işgal altındayız."
Evet, Filistin bir istisna değil, sömürgeleştirilme projesi tutan
halkların varacağı nihai nokta.
Suriye'de, Irak'ta, Mısır'da darbeyle, iç savaşla, terörle
oluşturulan fiili durumun sonucu da Filistin'den farklı olmayacak
gibi görünüyor...
Petrol ve enerji coğrafyasının diğer iki kalesi, Türkiye ve İran
için de hedeflenen son farklı değil.
Türkiye'de iktidarı seçimle değil, batı desteğiyle hatta dış
müdahaleyle alma hayalleri kuranlar, acaba bu büyük, net resmi hiç
umursamazlar?
Umarız, dış dinamiklerin etkisiyle devrilenin, iktidar ya da siyasi
rakip değil, ülkeler ve halklar olduğunu anladıklarında hepimiz
için geç olmaz.
***
KARDEŞİN DUYMAZ ELOĞLU DUYAR
İsrail devletinin, ABD'nin desteğiyle yürüttüğü ve Nazileri
aratmayan Filistin...