Türk dizileriyle pek aram yok. Bir defa çok yavaşlar.
İşledikleri konular ilgimi çekmiyor. Yerele saplanıp kalıyorlar.
Çok da ağlaklar. Hep bir B sınıfı dram, ajitasyon var.
Yansıttıkları moda, popüler akımlar, kullandıkları dil vasatın
altında. Vıcık vıcık bir yapmacıklık, özentilik. Karakterlerin
ilişki kurma biçimleri bile insanı geriyor. Çünkü düşmanlar da
sevgililer de herkes biriyle didişiyor. Hepsinde flörtün en bariz
göstergesi, âşıkların birbirine hakaret etmesi, laf sokması...
Mizahtan beklentim de küfür ve cinsel organların ima edilmesinden
daha fazlası.
Bu yüzden hayatın gerçekliğinden beyaz perdenin büyüsüne kaçtığım,
yaşadığım atmosferden sıyrılmak istediğim sınırlı zamanlarda canım
sıkılsın, moralim bozulsun istemiyorum.
Yine de önyargılı olmamaya çalışıyorum. Arada, bu
kadar insan bir araya gelmişse,
onca para harcanmışsa neden bu
kadar kötü olabilir ki diyerek yeni
dizilere başlıyorum. Ne yazık ki bir-iki bölüm zor
sabrediyorum.