Ankara'da gazetecilik yaparken izlediğim Meclis açılışlarından
bu kadar hoşlanmıyordum. Şimdi yanıma çayımı kahvemi alıyorum,
Oscar töreni misali izliyorum.
Kimi meslektaşlarımda da gözlediğim bu hali, siyasetin heyecanının
azalmasına ya da ciddiyetinin kaybolmasına bağlayanlar
olabilir.
Ben aynı fikirde değilim. Hatta parlamentoya giren vekillerin
kişisel özellikleri- farklılıkları üzerinden tartışılan bir
siyasetin klişelerden ağırlaşmış politik atmosferi kuş gibi
hafifleteceğini düşünüyorum. Bu ayrıca, seçilir seçilmez büyüyen,
ciddileşen, sıkıcılaşan ve hayali bir ömür boyu "sayın
bakanım" kalmak olan kimi vekillerimize de iyi gelir. Ne
dersiniz?
Elbette siyasetçilerin seçimler öncesi açık oturumlarda
söylediklerinden çok giysileriyle, jest ve mimikleriyle, saç
stilleriyle ya da esprileriyle tartışıldığı ABD tarzı bir ortamın
çok uzağındayız. Ama biz de fena gitmiyoruz bence.
Ama yine de batıya giden bir gemide yüzünü doğuya dönmüş yolcu
misali, ayrıldığı limanı yaşayanlar çoğunlukta hala. Onların bu
ısrarları yaş ortalaması 30 olan, yeni iletişim kanallarının ve
onların yeni dilinin hakim olduğu kıpır kıpı bir dünyada ve tabii
ki Türkiye'de nafile çaba.