İstanbul’un kültür sanat hayatının bugünküyle kıyaslanmayacak
kadar sınırlı olduğu zamanlarda AKM, her bütçeye uygun konser ve
sahne gösterilerinin sergilendiği, yegane kültür sanat mabediydi.
80’lerde ortaokul öğrencisiyken Taksim’de buluşup AKM’de konsere
gitmek bizim için adettendi.
Ancak 2000’lerin başında “laik, batılı Türkiye ile dindar,
geleneksel Türkiye” tartışmalarının merkezine AKM kondu. Opera,
bale ve klasik müziğe alerjisi olan bünyelerin iktidar kavgasına
kurban gitti.
Oysa mekan “yenilenmek” üzere 2009’da kapanana kadar, klasik Türk
musikisinden caza, danstan tiyatroya farklı türde gösteri ve
konsere evsahipliği yapmıştı... Yapmaya da devam edebilirdi.
İstanbul geliştikçe kültür sanat mekanları çeşitlendi, Sütlüce ve
Lütfi Kırdar gibi yeni salonlar eklendi, ancak hiçbiri AKM’nin
yerini dolduramadı .
Zira iyi bir konser salonu, salt büyüklüğüyle ölçülemez...