"Burada olmanı ne kadar çok isterdim.
Biz sadece yıllar yılı bir akvaryumda yüzen iki kayıp ruhuz
Aynı yerlerden geçerek ne bulduk?
Hep o bildik korkuları
Keşke burada olsaydın…”
Yukarıdaki dizeler, duygusal ağırlığın adeta kalp atışlarımızı zorladığı Pink Floyd’un en iyi parçalarından biri olarak tanımlanan “Wish You Were Here” şarkısından alınmıştır.
Malum hepimizi yasa boğan büyük deprem felaketinin ardından başta Antakya olmak üzere 11 ilimiz neredeyse hayalet şehirler haline geldi. Bu felakette yaşanan acıların, hüzünlerin izi hepimizin hafızalarından yıllarca silinmeyecek. Ama esas kardeşlerini, çocuklarını, anne-babalarını, yakınlarını, dostlarını kaybedenlerin acısını tarif etmede kelimeler yetersiz kalacak…
Ne zaman depremle ilgili yüreğime dokunan haberleri, hikayeleri okusam adeta kendimden kaçıyorum, hüzünleri durduramadıkça da şarkılara, şiirlere sığınıyorum.
Yeşil Gazete’de V. Victor Mori’nin yazısındaki şu satırları okurken içimde tarifi imkansız depremler yaşıyorum: “Birçok kişi şehri terk ederken, sağlam kalan tek tük dükkan da kepenklerini açmıyordu. Ama bir kişi, Antakya’nın...