İnsan belli bir yaşa geldiğinde zaman zaman eski albümlerini karıştırıp hatıralarını yeniden güncelleme ihtiyacı hissediyor. Özellikle lise yıllarının mahzenlerinde üzeri örtülmüş gönül kırıklıklarını, umutları ve resimlerde hala tazeliğini koruyan şiirleri yeniden bugünlere taşımak muhteşem bir duygu. Herhalde hemen herkes için lise yıllarındaki hatıralar, hayatının en değerli hazinesi niteliğindedir. Eğer bugün bile bir tercih yapma imkanı olsa, lise yıllarımı yeniden yaşamayı isterdim. Çünkü o yıllarda sadece bana ait olan çok güzel duyguları yaşadım, en güzel şiirleri okudum, bazı filmleri bir rüya tazeliğinde izledim, en önemlisi de Doğu-Batı klasiklerini büyük ölçüde lise yıllarımda okudum. Öyle ki, devlet hastanesinden on günlük rapor alıp yurtta on gün boyunca romanlar, hikayeler, şiirler okudum. Hiç unutmam bir 23 Nisan tatilinde, benim için çok önemli olan şapkamı 7. 5 liraya satıp üzerine de harçlıklarımı ekleyerek Lorca’nın toplu şiirlerini almıştım ve günlerce yurtta, sokaklarda Lorca okudum. Hele geceleri yatağımın başucundaki duvara kurşun kalemle şiirler karalayıp sonra onları defterimde temize çekmek, başka bir dünyada yolculuğa çıkmak kadar harika bir duyguydu. .