Seçimlere on gün kala ülke öylesine kirli bir siyaset diline kilitlendi ki normalde olması gereken makul siyasi davranışları bile unutur hale geldik. Sandık yaklaştıkça siyasette tansiyon katsayısının artmasını anlayışla karşılamak gerekiyor elbette.
Ancak sandığın muhtemel sonuçlarını düşündükçe telaşa kapılan iktidar cenahından yükselen akıl dışı açıklamaları sivil siyasetle izah etmek ne yazık ki mümkün değil.
Geçtiğimiz hafta millet iradesine parmak sallayan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu darbecilere bile rahmet okutacak öyle bir açıklama yaptı ki açıkçası 28 Şubat cuntacıları konuşuyor sandık, işte o sözler: “14 Mayıs 2023, Batı’nın darbe girişimidir. Türkiye’yi tasfiye etmeye yönelik hazırlıkların 14 Mayıs’ta her birini bir araya getirerek oluşturabilecek darbe girişimidir.”
Yani Soylu demek istiyor ki ‘eğer 14 Mayıs’ta muhalefet kazanırsa bu Batı’nın darbe girişimidir.’ Herhalde millet iradesinin kararını ‘darbe’ olarak niteleyen ilk sivil siyasetçi Süleyman Soylu olarak tarihe geçecektir. Bu arada Soylu’ya ‘sivil siyasetçi’ sıfatını yakıştırdığım için...