Bu ülkede yaşayan bir birey olarak Türkiye’nin son beş yılını konuşmak insana gerçekten acı veriyor. Özellikle hukukta, özgürlüklerde büyük kayıplar yaşadık, bütün demokratik değerler endeksinde otokrat ülkeler ligine düştük, yolsuzluk endeksinde ise şampiyonluğa oynuyoruz.
Ama esas vahim tablo ekonomide yaşanıyor. Ülke tarihinin en büyük ekonomik krizi bütün kesimleri kasıp kavuruyor ve her gün bir başka örneği yaşanan fukaralık fotoğrafları hepimizin içini acıtmaya devam ediyor.
Ekonomik kriz giderek derinleşirken, her alanda olduğu gibi gıdada da fiyatlar fahiş boyutlara ulaşmış durumda. En temel gıda ürünlerine bile ekonomik güçsüzlük nedeniyle erişemeyen insanlar, sık sık ucuz ürün kuyruğuna girmek zorunda kalıyorlar. Geçtiğimiz haftalarda Sivas ve Van’da, Et ve Süt Kurumu’nun (ESK) ucuz et satışı yaptığı mağazasının önündeki kuyruklar görüntülenmişti. Ardından Ankara’daki ESK’nın Ulus mağazasının önünde de benzer manzaralara şahit olduk. Sahurda saatlerce ucuz et kuyruğunda beklemek zorunda kalan vatandaşlar, “2023 yılında Türkiye’ye böyle bir tablo yakışmıyor” sözleriyle isyanlarını dile getirdiler.
Aslında bu dramatik görüntülerin...