Rahmet dini olan İslam’a inanan bütün insanlar ve özellikle bu konuda hassasiyetleri yüksek olması gereken dindarlar, Hz. Peygamberin güvenilir, yani Muhammedü’l-emin olduğunu söyleyerek bugünlere geldiler.
Ancak şu anda neredeyse toplumun hemen bütün kesimlerinde yaşanan ahlaki savrulmaya baktığımızda Muhammedü’l-emin anlayışının dindarların hayatı açısından çok da önemli bir örnek oluşturmadığı kanaati ortaya çıkıyor. Eminim ki pek çok kişi bu görüşe şiddetle itiraz ederek diyecektir ki: “Evet Hz. Peygamber bir doğruluk ve ahlak timsalidir ve bizim için peygamberin hayatından daha önemli bir örnek yoktur.”
Müslüman bir toplumda böyle bir kanaatin genel bir söylem olarak dillendirilmesinden daha doğal bir durum olamaz zaten... Dolayısıyla Müslüman bir zihin yapısının hayata bakışı da doğal olarak böyle bir istikamette olacaktır.