Suriye'de ABD'nin kalıcı olmak istediği biliniyor ama bunu nasıl
yapacak? Yine PKK-PYD terör hattıyla mı, Suudiler'in desteğiyle mi
yoksa Türkiye'nin stratejik ortak olduğunu hatırlayıp, ilişkisini
yenileyerek mi yapacak? Bunu yeni Dışişleri Bakanı Mike Pompeo'nun
görevi devralmasından sonra göreceğiz.
Ama o bölgede şimdiden bazı hazırlıklar yapılıyor. ABD, Irak'ta
İran'a karşı İbadi ve Arap Şiiliği üzerinden yeni bir strateji
hazırlarken, Suriye'de de Suudi Arabistan'la birlikte Sünni
Araplarla Rakka merkezli yeni bir pozisyon peşinde. Birkaç gün önce
Sünni sosyolojinin hâkim olduğu Rakka'da yeni bir partinin
kurulduğu açıklandı; Suriye Gelecek Partisi... Biraz PKK-PYD'yi
ikinci plana itmek veya onları kamufle etmek için yapıldığı
söyleniyor ama işin arka planında Suudilerin olması başka bir
hazırlığın işareti...
Aslında Türkiye kamuoyunda pek üzerinde durulmuyor ama S. Arabistan
başından beri Suriye'deki iç savaşın derinleşmesinde aktif rol
oynadı ve "teröre" her türlü destek verdi. Tam bir Türkiye karşıtı
siyaset izledi. İstihbarat çevrelerinde yüzlerce PKK'lının
Türkiye'ye sokulmasından, DEAŞ'lı 55 kadının kaçırılmasına kadar
onlarca olayda Suudi istihbaratının katkısı olduğu konuşuluyor.
Suudi Bakan'ın Rakka'nın teslim alınmasından sonra ABD'li Mcgurk'la
fotoğraf vermesi tesadüf değildi. Bu ilişki şunu gösteriyor, ABD
Suriye'de kalıcılığını PYD'yle birlikte, Sünni kesimlerle yapmak
istiyor. Bu noktada ABD Savunma Bakanı Mattis'in önerdiği "PKK'nın
oyun dışı kalması" da bir ihtimal gibi çünkü PKK içinde İrancı-
ABD'ci tartışması giderek yükseliyor. Bütün bunlara, Türkiye'nin,
Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtı'yla sahaya inmesi yol açtı.
ABD, Türkiye'nin sahadaki baskısına alternatif üretirken, Türkiye
ile yeni ilişki için de kapıyı aralık bırakıyor. Hedefte ise İran
ve Şam yönetimi görünüyor.
Bu durum, Türkiye'nin çok yönlü siyasetiyle çelişir mi göreceğiz
ama bu flu fotoğrafı, ancak, ABD'nin nisan başında ya da 17
Mayıs'taki Irak seçimlerinden sonra atacağı adımlar
netleştirir.