Başkanlık sisteminin getirilmesi veya mevcut sistemin
değiştirilmesi meselesi siyasetin gündemine yeni girmiş değil,
1970'lerden beri gündemde ama vesayetçiler tartışılmasını bile
istemedi.
Son 40 yıldır bunu kim istediyse de en sert tepkiyle
karşılaştı.
Rahmetli Özal'ı önerdiğine önereceğine pişman ettiler. Siyasi
partileriyle medyasıyla statükocu tüm yapılar Özal'ı "diktatör"
ilan etti.
Bu noktada ilginç olan bu sistemden vesayetçi sol veya
Kemalistlerin rahatsız olmaması. Hiçbiri -şikayet ediyor görünseler
bile- sistemin değişmesini önermedi.
Ve daha önemlisi açık açık meydan okudular:
"İktidar olabilirsiniz ama muktedir olamazsınız" Halka
güvenmedikleri için, tercihleri parçalanmış zayıf siyasi partiler
ve güçsüz koalisyon hükümetleriydi. Bu Batı Blok'unun da işine
geliyordu. Yakın siyasi tarihimizde bu açık gerçeği çok çarpıcı
biçimde anlatan bir siyasi parti ve çok sayıda koalisyon örneği
var.
Önce siyasi partiden başlayalım. Bu parti, bugün adını kimsenin
hatırlamadığı 1967'de kurulan Güven Partisi'dir. Şu andaki ucube
sistemi anlatacak en iyi örnek.