İsmail Saymaz Sözcü Gazetesi

Bir can 12 bin 100 TL bile etmiyormuş

Sözcü yazarı İsmail Saymaz bu hafta 'Bir can 12 bin 100 TL bile etmiyormuş' başlıklı yazısını kaleme aldı.

04 Mart 2024 | 0 okunma

Beyoğlu Belediyesi’nin temizlik işçisi Uğur Kurt, 22 Nisan 2014’te Okmeydanı Cemevi’nin avlusunda cenaze törenini beklerken, yokuşta sloganlar duyuldu. 

DHKP/C’li bir grup Berkin Elvan’ı anmak için izinsiz gösteri yapıyordu.

Polis müdahale etti.

Taşlar ve biber gazları havada uçuştu.

Cemevi yöneticileri “Cenazemiz var” dediyse de para etmedi.

Bir molotofkokteyli polisin bulunduğu zırhlı aracı alev topuna çevirdi. Polis, arkadaşlarının “Sıkma!” uyarısına aldırmayıp silah çekti. Molotofkokteylini atan C.K.’ye 31 metre uzaklıktan dört el ateş etti. 

Kurşun C.K.’nin kafa hizasını geçerek, cemevinin avlusunda duran bir çocuk babası, 30 yaşındaki Kurt’un canını aldı. 

Bakmayın siz “Ölümden öte köy yok” denilmesine...

Kurt Ailesi, Uğur’dan sonra, ölümden beter bir adaletsizlik yaşadı. 

GÖRÜNTÜLER KARARTILDI

Kurt’un ölümüne dair soruşturmayı siyasi davaların ünlü savcısı Hasan Yılmaz üstlendi. Bugün Adalet Bakan Yardımcısı olan Yılmaz, korktuğu için olaydan ancak 26 saat sonra cemevine gitti.

Zaten keşfi de 106 gün sonra yapacaktı.

Tavrını baştan belli etti.

Soruşturma izni için valiliğe başvuran Yılmaz, “Polisin meşru müdafaa kapsamında ve orantılı hareket ettiğini” savundu. 

Şüpheli polisin adı, S.K. idi.

Terörle Mücadele Şubesi’nde görevliydi.

Kağıthane Emniyet Müdürlüğü’nde görevli babası E.K. de olay anında oradaydı.

Baba-oğul olay yeri inceleme işlemine katıldı.

Tutanağa imza attılar. 

Tutanakta, Kurt’un öldürülmesinden bahsedilmiyor, silah sesinin göstericilerden geldiği ileri sürülüyor. 

Babanın çalıştığı Kağıthane Emniyeti, olay yerindeki değil, bir başka TOMA’ya ait görüntüleri savcılığa gönderdi.

Araçtan çekilen görüntülerde Kurt’un vurulduğu anı içeren bölümler karartıldı. Görüntülerin ateş anından 15 dakika önce ‘arızalandığı’ anlaşıldı.

Kanıtları yok etme ve karartma gayreti yargılama sırasında da sürdü. 

Araca ait kamera sisteminin sökülerek, Adli Tıp’a gönderilmesi istendi. 

Kağıthane Emniyeti, bağlantı kablolarını keserek yolladı. Kabloları kesilmiş kamerada inceleme yapamadığı için aracın kendisi Adli Tıp’a yollandı!

Durun, bitmedi.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kılıçdaroğlu’nun eski danışmanı, gizli tanığı niçin kaçırdı? 21 Mayıs 2024 | 12.342 Okunma Organize Şube’de organize işler 20 Mayıs 2024 | 7.368 Okunma Erdoğan ve Özel, 2-3 Mayıs’ta görüşebilir 25 Nisan 2024 | 3.866 Okunma Facetime’dan talimat, Haliç Köprüsü’nde suikast 19 Nisan 2024 | 5.757 Okunma Meral Akşener tarih oldu 09 Nisan 2024 | 2.350 Okunma