İsmail Kılıçarslan Yeni Şafak Gazetesi

Yıldız Tilbe’nin Kardelen’i gibi

İçine güçlükle girdiği takım elbisenin verdiği yabancılaşma hissiyle boğuşurken bir taraftan da tuza değmiş koruk gibi terliyordu. Avuçlarının içi yanıyor, başı dönüyor...

17 Eylül 2017 | 165 okunma

İçine güçlükle girdiği takım elbisenin verdiği yabancılaşma hissiyle boğuşurken bir taraftan da tuza değmiş koruk gibi terliyordu. Avuçlarının içi yanıyor, başı dönüyor, gözlerini yerden kaldırmaya cesaret edemiyordu. Bir takım uğultular dolduruyordu kulağını.

‘Tabii askerlik mesleğinin de eski tadı kalmadı efendim. Ben bölüğü yönetirken böyle potinler pırıl pırıl, kamuflaj tertemiz olmazsa üç saat ceza verirdim. Şimdi değişti her şey.’

İster istemez çoraplarına baktı. Pırıl pırıl olup olmadıklarına. Nedense şu hafif transparan olanlardan vermişti tezgahtar. ‘Madem önemli gün, bu daha iyi olur abi tabii’ demişti sırıtarak.

Kamuflaj kelimesine takıldı aklı. Henüz askerliğini yapmamıştı. O yeşilli kahverengili tuhaf kıyafetin içinde hayal etti kendini. Mutlaka iki beden büyük bir tane vereceklerdi. Asker kostümü giymiş bir çocuğa dönecekti böylece. Sanki asker kostümü giyenlerin hepsi çocuk değilmiş gibi gülümsedi...

Başını kaldırınca annesini gördü. Fısır fısır bir muhabbete koyulmuşlardı Merve’nin annesiyle.

‘Ah Merve, ne işler açtın başıma’ diye düşündü. Şu gerginlik sürerken aynı dakika içerisinde iki kez gülümseme başarısı göstermesine şaşırdı ikinci kez gülümserken.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bu başarı hepimizin 07 Mayıs 2024 | 675 Okunma İsmailağa buluşması: Sahi nedir bu Halidilik meselesi? 05 Mayıs 2024 | 1.959 Okunma İsmailağa buluşması 04 Mayıs 2024 | 1.813 Okunma Sosyal çürüme yazıları 6: Gösterişli sefalet cumhuriyeti 30 Nisan 2024 | 3.475 Okunma Bi şey yapmalı! 28 Nisan 2024 | 417 Okunma