İsmail Kılıçarslan Yeni Şafak Gazetesi

Sen adaletinle bin yaşa!

Zamanlardan bir eski İstanbul, semtlerden bir ulu vakitler imiş. Belki Şehzadebaşı’nı Aksaray’a doğru az yürüyünce, belki Laleli’den Beyazıt’a seğirtirken oracıkta bir yerlerde bir fırın...

16 Aralık 2018 | 5.622 okunma

Zamanlardan bir eski İstanbul, semtlerden bir ulu vakitler imiş. Belki Şehzadebaşı’nı Aksaray’a doğru az yürüyünce, belki Laleli’den Beyazıt’a seğirtirken oracıkta bir yerlerde bir fırın varmış.

Fırıncı unu ekmek etmesinin yanı sıra namlının namlısı bir pişirici imiş ki icabı halinde Kocamustafapaşa’dan yahut Sümbülefendi’den güveç getiren olurmuş “bi yol şunu da pişirsen ya” diyerekten.

Şol günde devrin kudretli kadısı bu fırının önünden geçerken, burnuna mis gibi bir kızarmış et kokusu gelmiş. Kudretinin ve sertliğinin yanında boğazına düşkünlüğü ile de bilinen kadı efendi girivermiş içeri. Demiş ki “şu mis gibi kokan taam nedir, hele tez diyesün.”

Fırıncı, güvecin kapağını açmış ki içinde kokusundan yedi mahalle doyar bir civanmert ördek yatmakta boylu boyunca. Öyle bir kızarmış ki hani güneşin adam kavurduğu günde Salacak’ta boylu boyunca yatan miskin âdem kızartmasının rengi de öyle değil.

Kadı “sarasın, bunu aldım” demiş. Eh, fırıncı kaç yılın uyanığı. Koskoca kadıya “efendi hazretleri, ben onu bir Konyalı müşterim için pişirdim. Adam gelip de ördeğini isteyince ne cevap veririm. Kusura bakma, ördek satılık değil” diyecek hali yok ya. Almış altını vermiş ördeği. Kadı efendi de “haydin eyvallah” deyip, ördek elinde yürümüş.

Eh, feleğin çarkı her sefer düz dönmez derler öyle ya. Kadıdan az sonra fırıncıya ördek sipariş eden Konyalı “hazır ettiysen veresün bizim ördeği” diyerek dalmış fırına. Fırıncıda laf çok tabii… Laf çok ama lafı öyle bir edeceksin ki nereye çekersen oraya gidecek. Fırıncı “bunun iyisi böyle olur” diye düşünerek vermiş cevabı: “Ah güzel komşum. Senin ördek az önce uçtu.”

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sosyal çürüme yazıları 6: Gösterişli sefalet cumhuriyeti 30 Nisan 2024 | 3.469 Okunma Bi şey yapmalı! 28 Nisan 2024 | 416 Okunma Sosyal çürüme yazıları 5: Varlık vehmi cumhuriyeti 27 Nisan 2024 | 337 Okunma Sosyal çürüme yazıları 4: Ahlâkî pozculuk cumhuriyeti 23 Nisan 2024 | 452 Okunma Sosyal çürüme yazıları 3: Şişirilmiş dudaklar cumhuriyeti 20 Nisan 2024 | 918 Okunma