İsmail Kılıçarslan Yeni Şafak Gazetesi

Ne yersin kozumu?

Türkü, “aşığı kül eyler sendeki ziya” dizesine gelip dayanınca gülümserdi her seferinde. O eski, yaralı, uzakta kalmış geçmişe yaslanır ve genişletirdi gülümsemesini. Sonra...

26 Haziran 2022 | 176 okunma

Türkü, “aşığı kül eyler sendeki ziya” dizesine gelip dayanınca gülümserdi her seferinde. O eski, yaralı, uzakta kalmış geçmişe yaslanır ve genişletirdi gülümsemesini. Sonra üzülürdü, ama hatırlamazdı neye üzüldüğünü.

İhsan, yurtdışında iyi bir eğitim almış, akademide çabucak yükselmiş, kendisine denk gördüğü bir başka akademisyenle mantık evliliği yapmıştı. Sevmişti de onu çok. Hoş, hala da çok severdi.

“Hayatımın fırsatıydı” diye tanımladığı o fırsat karşısına çıktığında yine de kurulu düzenini, verili hayatını değiştirmek fikri ona çok uzak gelmişti. Fakat teklif de reddedilecek gibi değildi. Memleketin en büyük gruplarından biri “gel, bütün işletmelerimizin başına geç” demişti zira.

Üniversitedeki küçücük odasından, Boğaz gören kocaman bir yönetici odasına ilk geçtiğinde “bu iş tamam” demişti kendi...

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sosyal çürüme yazıları 6: Gösterişli sefalet cumhuriyeti 30 Nisan 2024 | 3.469 Okunma Bi şey yapmalı! 28 Nisan 2024 | 416 Okunma Sosyal çürüme yazıları 5: Varlık vehmi cumhuriyeti 27 Nisan 2024 | 337 Okunma Sosyal çürüme yazıları 4: Ahlâkî pozculuk cumhuriyeti 23 Nisan 2024 | 452 Okunma Sosyal çürüme yazıları 3: Şişirilmiş dudaklar cumhuriyeti 20 Nisan 2024 | 918 Okunma