İsmail Kılıçarslan Yeni Şafak Gazetesi

Karmaşık

“Kendi mitolojisini kuran, sonra ona inanan, en sonunda da o mitolojiden başka hiçbir hakikat yokmuş gibi davranan kötü Yunan komutanlarına benziyorsun” dedim. “Nasıl yani?” diye sordu. Oturup o yüksek kültürün...

17 Ekim 2021 | 300 okunma

“Kendi mitolojisini kuran, sonra ona inanan, en sonunda da o mitolojiden başka hiçbir hakikat yokmuş gibi davranan kötü Yunan komutanlarına benziyorsun” dedim. “Nasıl yani?” diye sordu.

Oturup o yüksek kültürün üretildiğini, o pozun verildiğini, o ayakkabının giyildiğini, o gönderinin yollandığını, o sohbetin edildiğini, öbür pozun da verildiğini anlatacak halim yoktu ya. Yok bir de “püriten ahlaka itiraz etmek için Duchamp o pisuarı ters çevirince bitti o işler bebeğim” diyeydim de tam da o nefret ettiğim adama dönüşeydim. Tövbeler tövbesi. O atkı takıldı abicim. O diğer poz da verildi. O kritik yapıldı. Nasıl derler? O yapı söküldü. O rekonstrüktif yaklaşım bile şey edildi yani. Hatta Emrah, şarkısını bile yaptı onun: “Faydalar faydasız, imkânlar imkânsız / uzayan gecelerde saatler zamansız.”

Ben de sustum. “Suskunluğum asaletimdendir” cümlesini ögelerine ayırdım içimden. Kalktım. Her zamanki...

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sosyal çürüme yazıları 6: Gösterişli sefalet cumhuriyeti 30 Nisan 2024 | 3.469 Okunma Bi şey yapmalı! 28 Nisan 2024 | 416 Okunma Sosyal çürüme yazıları 5: Varlık vehmi cumhuriyeti 27 Nisan 2024 | 337 Okunma Sosyal çürüme yazıları 4: Ahlâkî pozculuk cumhuriyeti 23 Nisan 2024 | 452 Okunma Sosyal çürüme yazıları 3: Şişirilmiş dudaklar cumhuriyeti 20 Nisan 2024 | 918 Okunma