İsmail Kılıçarslan Yeni Şafak Gazetesi

Gelmeyin bir daha

Zamanlardan bir eski zaman, İstanbullardan bir İstanbul, dergâhlardan bir dergâhta olmuş bu anlatacaklarım. Gerçekten olmuş mu, olduğu için mi gerçek artık, orası hepimize muamma. Derler ki dergâhın...

25 Kasım 2018 | 6.108 okunma

Zamanlardan bir eski zaman, İstanbullardan bir İstanbul, dergâhlardan bir dergâhta olmuş bu anlatacaklarım. Gerçekten olmuş mu, olduğu için mi gerçek artık, orası hepimize muamma.

Derler ki dergâhın postnişini umur görmüş, oturmasını kalkmasını bilir, dervişlerine güler yüz gösterir bir Cerrahi şeyhi imiş. Dergâhına gelen izzet ver ikram görür, maddi-manevi her türlü nimetle rızıklanırmış.

Dergâh böyle olunca taliplisi de çok olurmuş elbet. Zikrullah günü ayrı dolarmış, meşk günü ayrı dolarmış. Hatta öyle ki Üsküdar’dan kayıklara binip Eyüp’te meşk dinlemeye gelen ahali olurmuş.

Ahval böyle olunca cihanın sultanının kulağına da gitmiş dergâhın ünü. Zaten çocukluğundan beri tasavvuf bilen, zikrullah bilen sultan “bir varıp gitmeli şu dergâha” diyerek niyet etmiş.

Yort savul etmiş askerler Eyüp’ün dar sokaklarında… “Zıllullahü fi’l ard, halife-i ruyi zemin, Sultanul Müslimin…” diye ünlemiş ünleyiciler. En nihayet dergâhın kapısından büyük bir edeple girmiş sultan. Şeyh efendinin hayır duasını alıp kendisine gösterilen yere ilişmiş. Dervişân zikre durup halkayı kurmuş.

Eyüp zangır zangır titremiş o gece aşkın ateşiyle. Derler ki o gece Eyüp’te çekilen zikrin sesini Alibey Köyü’nden duymuş ahali.

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sosyal çürüme yazıları 6: Gösterişli sefalet cumhuriyeti 30 Nisan 2024 | 11 Okunma Bi şey yapmalı! 28 Nisan 2024 | 402 Okunma Sosyal çürüme yazıları 5: Varlık vehmi cumhuriyeti 27 Nisan 2024 | 334 Okunma Sosyal çürüme yazıları 4: Ahlâkî pozculuk cumhuriyeti 23 Nisan 2024 | 442 Okunma Sosyal çürüme yazıları 3: Şişirilmiş dudaklar cumhuriyeti 20 Nisan 2024 | 913 Okunma