İsmail Kılıçarslan Yeni Şafak Gazetesi

Din dilinin yarasaları

Bir süredir Türkiye’de cari din dili üzerine yazıyorum. Doğrusu, bu yazıları bir tartışma zemini oluşturmalarını çok arzu ederek kaleme aldım ama hayır, derin, kuyuya benzer bir sessizlikle karşılandı...

21 Ocak 2023 | 464 okunma

Bir süredir Türkiye’de cari din dili üzerine yazıyorum. Doğrusu, bu yazıları bir tartışma zemini oluşturmalarını çok arzu ederek kaleme aldım ama hayır, derin, kuyuya benzer bir sessizlikle karşılandı yazdıklarım.

İki bakımdan yorumluyorum bu sessizliği. İlki, konuşmasını, sorumluluk almasını umut ettiğim isimlerin “anlaşılabilir” nedenlerle susmayı tercih ediyor olmaları. İkincisi, yazıların muhataplarının yani Türkiye’deki din dilini bu hale getiren bedevilerin yazıda isimlerini görmeyince “oh, demek ki beni kastetmiyor” demeleri.

İmajları dışında hiçbir şeyi önemsemeyen bu bedevilerin oluşturduğu bu leş atmosfer benim açımdan da uzunca bir süre bir suskunluk biçimine dönüşsün istiyorum

bu yazının ardından.

Türkiye’de çok derinleşen ve sonuçlarını çok ağır ödeyeceğimiz bir “inanç ve din dili krizi”nin söz konusu olduğunu bir tek ben düşünüyor olamam herhalde. Nefret

ettiğim şeye dönüşerek bir “Allah’ın dinini kurtarma operasyoncusu” da olamam. Susmaktan ve kendi inançlarımı sorgulamaktan başkası kalmadı elimde anlayacağınız....

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Bi şey yapmalı! 28 Nisan 2024 | 397 Okunma Sosyal çürüme yazıları 5: Varlık vehmi cumhuriyeti 27 Nisan 2024 | 334 Okunma Sosyal çürüme yazıları 4: Ahlâkî pozculuk cumhuriyeti 23 Nisan 2024 | 442 Okunma Sosyal çürüme yazıları 3: Şişirilmiş dudaklar cumhuriyeti 20 Nisan 2024 | 913 Okunma Sosyal çürüme yazıları 2: Her türden bağımlılıklar cumhuriyeti 16 Nisan 2024 | 958 Okunma