İsmail Kılıçarslan Yeni Şafak Gazetesi

Bu mektubu sana

Bu mektubu sana, uzun bir aradan sonra yeniden ve bir sabahın insanı yiyip bitiren alacasından yazıyorum. “Sabah, şairin üzerine saldırıyor” dizesinin hemen yanından. Bu mektubu sana, okyanusta bata çıka ilerleyen bir...

13 Kasım 2022 | 170 okunma

Bu mektubu sana, uzun bir aradan sonra yeniden ve bir sabahın insanı yiyip bitiren alacasından yazıyorum. “Sabah, şairin üzerine saldırıyor” dizesinin hemen yanından.

Bu mektubu sana, okyanusta bata çıka ilerleyen bir balıkçı teknesinin lombarından ileriyi, ışıkları, karayı, kurtuluşu gözleyen ve savaşta ölmeyen tek oğluna sıkı, sımsıkı sarılan kaygılı, ürkek, çekingen bir Suriyeli babanın dünyaya öfkeyle bakan gözleriyle yazıyorum. “Sen şurada yatıp kalkarsın” diyerek gösterdikleri kömürlükten bozma mezbelenin duvarlarına memlekette bıraktığı kızının yaptığı resimleri asan, gecenin üçünde nedensizce yataktan sıçrayıp dakikalarca ağlayan Moldovalı bir “kadın”ın dünyaya kahrettiği zihninden yazıyorum.

Bu mektubu sana, tersanede işine yetişmek için akıp giden kalabalıkta akıp gidenle akıp giden ve “sana o kızı vermezler oğlum” cümlesi aklına düşmeden sevdiği kızı düşleyemeyen o işçinin buharlanan...

YAZININ DEVAMI

YAZARIN DİĞER YAZILARI
İsmailağa buluşması: Sahi nedir bu Halidilik meselesi? 05 Mayıs 2024 | 212 Okunma İsmailağa buluşması 04 Mayıs 2024 | 1.721 Okunma Sosyal çürüme yazıları 6: Gösterişli sefalet cumhuriyeti 30 Nisan 2024 | 3.471 Okunma Bi şey yapmalı! 28 Nisan 2024 | 416 Okunma Sosyal çürüme yazıları 5: Varlık vehmi cumhuriyeti 27 Nisan 2024 | 338 Okunma