Bu film dediğim, Diriliş.. Revenant.. Aslında asıl, tartışılan
da filmin değil, baş oyuncu Leonardo di Caprio'nun Oscar alıp
alamayacağı.. Daha evvel dört kez aday olmuş ve kazanamamıştı, di
Caprio.. Dünyayı sallayan Titanic'te aday bile olamamıştı.
Dillerdeki sakız, "Akademi Leonardo'yu sevmiyor"du. Efendim fazla
yakışıklıymış. O yüzden filmleri ilgi topluyormuş. Akademi
yakışıklılığa aldanmazmış.. Falan, filan..
Bu defa eleştirmenler (Bizdekiler dahil) "Artık alacak" ta
birleştiler.. Bence de öyle.. Artık alacak.. Ama "En iyi" olduğu
için değil..
Akademi rol kesmeye bayılır da ondan.. Rol yapmaya değil, rol
kesmeye.. 1994'te emin oldum bundan.. Sean Penn "Dead Man
Walking"de dünyanın oynanması en zor rollerinden birinde harikalar
yaratırken, ödül, Elveda Las Vegas'ta bir sarhoşu canlandıran
Nicolas Cage'e gitti. Sarhoş rolleri caziptir ama göreceli
kolaydır.. İyi bir yönetmenle ben bile oynayabilirim. Rol kesmeye
de alabildiğine açıktır, asıl da bu.. Cage öyle kesti ki, aldı
götürdü.
Bu defa da di Caprio film boyu (Dediysem 2.5 saat) nerdeyse on
cümle ediyor. Gerisi rol kesme.. Üstelik öyle bir rol ki, adamın
yakışıklılığı yok edilmiş. Bir karış sakallı suratını bir de ayı
parçalamış ki, makyajı her çekim öncesi 5 saat (Aynen öyle.. Şaka
falan değil) sürüyormuş. Yani yönetmen Akademi'ye "Alın size
yakışıksız di Caprio" diyor.. "Alın size bol bol rol kesme.. Verin
artık adama Oscar'ı.."
O zaman işte ben de "Bu defa alır" diyorum.. Ama alamazsa da
üzülmem.. Çünkü bu yıl daha iyi oyunculuklar var, bir.. Bu di
Caprio'nun aday olup da alamadıkları arasında, göreceli olarak son
sırada, bu da iki.. 1993'te Johnny Depp'in ergenliğe giren küçük
kardeşini oynarken, en iyisiydi bence..
Gelelim filme..
Artık özet mözet vermeme gerek yok. Herkes filmi yazdı, okudu bin
kere zaten..
Adı, Revenant Fransızca "Geri dönmek" fiilinden geliyor. Deyim
olarak kullanılışı "Öbür dünyadan geri dönmek.." Yani hayalet..
Ruhun dönmesi falan.. Yani, Türkçe adımız.. Diriliş!..