Murat Karahan benim için iki kişiliktir.. Birincisi ve devamlısı
çok sevgili İsmet Ağabeyimin (Sezgin) yeğeni olması..
Konservatuvarı bitirdiğinde beni aramış, "İşin bana düşen kısmı
bitti, Hıncal" demişti.
"Yeğenim artık sana emanet!." Yeğen, bana hiç ihtiyaç duymadan
dünya çapında bir tenor oldu kısa zamanda..
Dünyanın 1 numaralı opera festivali, Verona, onunla açılır kapanır
oldu.
Bolşoy, Scala dahil çıkmadığı sahne, seslendirmediği başrol
kalmadı. Ülkemin gururu oldu.
İkincisi, Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Murat
Karahan..
Onunla ilişkimiz resmi. O devletin üst düzey bir görevlisi.. Ben
gazeteci. Herkesi nasıl eleştirdiysem, onu da öyle. Hatta biraz da
fazla.. Çünkü, dünya sahnelerinde yıllık programını bir sene
evvelden yapacak kadar dolu bir tenorun, masa başında imza atarak
vakit harcaması benim için akla ziyan.. O işi yapacak o kadar insan
var ki..
Neyse.. Kovid'le evde kapanmış kalmış...