İslâmî olan ve olmayan sigorta sistemi ile
ilgili alimgörüşlerini vermeye devam
edelim:
Prof. Muhammed Hamîdullah:
Prof. Hamîdullah'ın her iki nevi sigorta hakkındaki düşüncesine şu
satırları ışık tutuyor:
Sigorta esas itibariyle; her bir kişinin yükünü azaltmak
maksadıyla, mümkün olduğu kadar çok kimse üzerine bir tek kişinin
yükünün dağıtılması demektir. İslâm sermâyeye dayanan sigorta
şirketleri yerine, mütekâbiliyet ve işbirliği ile zirvesinde
merkezî hükûmetin bulunduğu cüzütamların (birimlerin)
kademelenmelerine dayanan bir sigorta şeklini tercih etti.
Böyle bir cüzütam, emrinde biriken ve kullanılmayan sermâye'yi
çoğaltmak maksadıyla ticârî işlere yatırabilir. Bir zaman gelir ki;
o cüzütamın mensupları artık hisse yatırmaktan muâf tutulabilirler
ve hattâ ticârî işlere yatırılan paradan onlara kâr bile
dağıtılabilir. Söylemeye hâcet yoktur ki; mütekâbiliyet esasına
dayanan üniteler (kurumlar), trafik kazâsı, yangın, nakliyat
kayıpları vb. her nevi rizikolara karşı sigorta yapabilirler. Yine
söylemeye hâcet yoktur ki; bütün rizikolar yahut bir kısım
rizikolar için- meselâ paket nakliyatı gibi –muvakkat saikler için,
sigorta işi millîleştirilebilir.