Bir zamanlar bu ülkede vaizlik vesikalarının iç kapağında “iman,
ibadet ve ahlak dışında konuşmayı yasaklayan” bir talimat
bulunurdu. O tarihlerde dinin muâmelât kısmı ile ilgili olarak
konuşmak yasaktı; eğer mesela faiz aleyhinde konuşsanız hakkınızda
soruşturma açılır, 163. maddeden ceza da alabilirdiniz.
Sonra o yasaklar tarihe karıştı, gerçi “Diyanet İşleri Başkanı'nın
seküler düzen konusunda konuşmasını çok yanlış bulan, avukatların
başörtüsüne şiddetle karşı çıkan” düzen avukatları hala var ama
kimsenin onlara aldırdığı da yok.
Yine bir zamanlar parasını yastık altında tutmak istemeyen, ama
harama (faize) de bulaşmaktan uzak duran Müslümanlar, kendileri bu
paralarla üretim ve yatırım yapamadıkları için ne yapacaklarını
bilemez halde idiler. 1985 yılında faaliyete geçen Özel Finans
Kurumları (şimdiki adları katılım bankaları) bu ihtiyacı belli
ölçüde karşıladı.
Şimdi önümüzde “ekonominin finansmanını İslâmî usule göre yapmak”
gibi büyük ve önemli bir konu var. Bu konuya ait açıklamalara, ilmî
çalışmalara, tartışmalara, kitaplara ve dergilere ihtiyaç
tartışılamaz derecede zorunlu. Yeterli olmasa da bunlar yapılmıyor
değil.
Bu yazıda, bahsettiğim ihtiyacın bir parçasını teşkil eden bir
dergiyi ilgililerden destek istemek üzere tanıtmak istiyorum.
Türkiye'nin ilk ve tek aylık faizsiz ekonomi dergisi Ekoreel şöyle
tanıtılıyor:
Dergimizin misyonu:
Genelde faizsiz ekonomi sistemi hakkında farkındalık oluşturup
bilinirliğini arttırmak. Özelde de Katılım Bankacılığı sisteminin
gelişimine ve pazar payının artmasına katkı sağlamak. Kobi ve
ekonomistlere faizsiz sistem bakış açısıyla yol göstermek.