Ey Batı, ey zalim dünya düzeninin patronları!
Önce Hristiyan ve Yahudi Batı olarak, sonra komünizmin ve vahşi
kapitalizmin patronları olarak dünyanın başını hep belaya soktunuz.
Âlemlere rahmet olan gönderilince, sapkın yolunuzun tek yapıcı
muhalifi olarak karşınıza durunca, insanlığın selamet formülü olan
İslam'ı ilan edince o nuru söndürmek üzere plan üzerine plan
kurdunuz, Büyük Plan Bozucu'yu hesaba katmadınız, ama O,
planlarınızı hep bozdu, yine bozacak!
Hadi ben Müslümanım, beni tarafgir diye kaale almayabilirsiniz.
Bakın sizin âkıl adamlarınız ne diyor:
“Karşılıklı ekonomik bağımlılıklardan ötürü tüm uluslar, kimi zaman
hammaddeler ihraç ederek veya gazoz meşrûbatında uzmanlaşmış bir
çokuluslu şirketi kabûl ederek, kimi zaman Ay'a adam yollayarak,
uzaya telekomünikasyon uyduları yerleştirerek, kıtalararası nükleer
başlıklı füzeler yaparak ve büyük teknik gelişmeleri
gerçekleştirerek -ki bunlar insanlığın en acil ihtiyaçlarını
giderecek nitelikte değildir- ama onun çok küçük bir bölümünün,
yani Batı toplumunun hayat şartlarını büyük ölçüde değişikliğe
uğratan bir durumun ortaya çıkmasına katkıda bulundular. Varlığı
teknikçi sisteme bağlı olan ve bizi hayatımızın her alanında
şartlandıran sosyo-ekonomik örgütleniş biçimi fecî bir
adâletsizliği simgelemektedir. Kendimizi öylesine bir gidişe
kaptırmışız ki, tekniğin dönüşüme uğrattığı bu dünyanın başka türlü
olabileceğini ve olması gerektiğini hayal bile edemiyoruz. (Bunu
hayal edenlerin de dile getirmeleri, mesela uzay mekiğinin insanlık
için hiçbir anlamı olmadığını söylemeleri de bir cesaret
meselesidir) ...