Kurban, Allah yolunda mal
ile yapılan bir fedakârlıktır. Fakir ve muhtaçları sevindirerek,
Onun rızasına kavuşmak için bir vesîledir.
Kurban, insanı rızâ-yı
Bâriye kavuşturan bir vesiledir. Kurban, Allahü teâlâya yakın
olmak, Onun rızasına, sevgisine kavuşmaktır. Bayram da, sevinç ve
neşedir. Bizi Allahü teâlâya yakınlaştıracak amellerin hepsi çok
kıymetlidir. Cenab-ı Hak, Mâide sûresinin 35. âyet-i kerîmesinde
mealen, (Allahü teâlânın rızasına
sebep olacak, Onun muhabbetini, rızasını size kazandıracak her
türlü faydalı amelleri, işleri arayınız. Allahü teâlânın rızasına
götürecek fırsatları, vesileleri iyi
değerlendiriniz) buyuruyor.
Tevessül, insanı Allahü
teâlâya yaklaştıracak ibadet ve amellere sarılmaktır. Bunları
yapmak, her mümine ilâhî bir emirdir. Onun sevdiği ve beğendiği
insanlar, mekânlar ve zamanlar vardır. Allahü teâlânın sevdiği
ameller, işler bellidir. Cenâb-ı Hak onları, sevdiği kullar
vasıtasıyla, Peygamberleri vasıtasıyla bütün insanlara haber
vermiştir. Namaz, oruç, zekât ve hac ibadetleri ile birlikte
kurban kesmek, fakir ve muhtaç kimselere yardım etmek, bütün
insanlarla birlikte hayvanlara bile şefkat ve merhametle muamele
etmek, onların ihtiyaçlarını gidermek de, insanı Allahü teâlânın
rızasına kavuşturacak işlerdir.
Dünyada insanın en büyük
başarısı, Rabbimizin rızasını kazanmaktır. Huzuruna razı olduğu kul
olarak çıkmaktır. Allahü teâlânın rızasına götürecek,
insanı (rızâ-yı Bârî)’ye kavuşturacak hayırlı
işlere yapışmaya (tevessül) denir.
Onlara sarılmak, onları kurtuluşumuz için bir vesîle olarak bilmek
lâzımdır. İnsan, Allahü teâlânın rızasına ulaştıracak vesîleleri
aramak için daima hayırlı, iyi olan kişilerle beraber olmalı,
Onların sohbetinde bulunmalı, onların yolunda olmalıdır ki, Cenâb-ı
Hakk'ın rızâsına ulaşabilsin, erişebilsin.
Cenâb-ı zül-celâl hazretleri,
kullarına evvela (Takvâ)’yı, emirlerine ve
yasaklarına uymayı emrediyor.
Sonra (Vesîle) arayınız, kendisinin
rızasına kavuşturacak işleri yapınız buyuruyor. Ondan sonra da,
gerekirse mal ve can ile (Cihad) etmeyi,
Allah yolunda fedakârlıkta bulunmayı bize emrediyor. İşte bunun
sonunda da, insanlar için ancak kurtuluş ve felâh söz konusu
olabiliyor.
(Kurban) da, Allah yolunda
mal ile yapılan bir fedakârlıktır. Fakir ve muhtaçları
sevindirerek, Onun rızasına kavuşmak için bir
vesîledir.
Bayramlarda akrabayı, yakın
dostları ziyareti terk etmemeli, yoksa seni unuturlar. Pek sık da
gitmemeli, senden bıkarlar. Sâlih akrabayı hiç olmazsa, haftada
veya ayda bir ziyaret etmeli, kırk günü geçirmemelidir! Uzak ülkede
ise mektupla, telefonla gönlünü almalı, dargın ise
barışmalıdır.
Allah rızası için Müslümanı
ziyaret etmek çok sevaptır. Âlimi, fakiri ve sâlih akrabayı ziyaret
daha çok sevaptır. Hadîs-i şerîfte buyuruldu
ki: (Âlimi ziyaret eden, beni ziyaret etmiş gibi sevap
alır.) [Taberanî]
Kurban, insanı rızâ-yı
Bâriye kavuşturan bir vesiledir. Kurban, Allahü teâlâya yakın
olmak, Onun rızasına, sevgisine kavuşmaktır. Bayram da, sevinç ve
neşedir. Bizi Allahü teâlâya yakınlaştıracak amellerin hepsi çok
kıymetlidir. Cenab-ı Hak, Mâide sûresinin 35. âyet-i kerîmesinde
mealen, (Allahü teâlânın rızasına
sebep olacak, Onun muhabbetini, rızasını size kazandıracak her
türlü faydalı amelleri, işleri arayınız. Allahü teâlânın rızasına
götürecek fırsatları, vesileleri iyi
değerlendiriniz) buyuruyor.
Tevessül, insanı Allahü
teâlâya yaklaştıracak ibadet ve amellere sarılmaktır. Bunları
yapmak, her mümine ilâhî bir emirdir. Onun sevdiği ve beğendiği
insanlar, mekânlar ve zamanlar vardır. Allahü teâlânın sevdiği
ameller, işler bellidir. Cenâb-ı Hak onları, sevdiği kullar
vasıtasıyla, Peygamberleri vasıtasıyla bütün insanlara haber
vermiştir. Namaz, oruç, zekât ve hac ibadetleri ile birlikte
kurban kesmek, fakir ve muhtaç kimselere yardım etmek, bütün
insanlarla birlikte hayvanlara bile şefkat ve merhametle muamele
etmek, onların ihtiyaçlarını gidermek de, insanı Allahü teâlânın
rızasına kavuşturacak işlerdir.
Dünyada insanın en büyük
başarısı, Rabbimizin rızasını kazanmaktır. Huzuruna razı olduğu kul
olarak çıkmaktır. Allahü teâlânın rızasına götürecek,
insanı (rızâ-yı Bârî)’ye kavuşturacak hayırlı
işlere yapışmaya (tevessül) denir.
Onlara sarılmak, onları kurtuluşumuz için bir vesîle olarak bilmek
lâzımdır. İnsan, Allahü teâlânın rızasına ulaştıracak vesîleleri
aramak için daima hayırlı, iyi olan kişilerle beraber olmalı,
Onların sohbetinde bulunmalı, onların yolunda olmalıdır ki, Cenâb-ı
Hakk'ın rızâsına ulaşabilsin, erişebilsin.