Bize başkası hakkında söz
getirene hüsn-i zan edip inanıyoruz da, söylenen kişiler hakkında
niye hüsn-i zan etmiyoruz?
Dilimizin âfetleri
-23-
Hakîkî Müslümân, medenî insandır.
Böyle olan kimse, Müslümanların ayıplarını örtmeli, gizli
günahlarını yaymamalı ve kusurlarını affetmelidir. Böyle yapmak çok
sevaptır. Küçüklere, emri altında bulunanlara [zevceye, çocuklara,
talebeye, askere, işçiye] fakirlere merhamet etmelidir. Kusurlarını
yüzlerine vurmamalıdır. Olur olmaz sebeplerle o zavallıları
incitmemeli, dövmemeli ve sövmemelidir...
Dostlardan, sevdiklerinden
insanlık icâbı bir kusur, sevgiye uymayan, ters düşen bir şey
meydana gelirse, bağışlamalı, iyiliklerini, iyi taraflarını
görmelidir. Bir kimse hakkında biri, bir şey anlatıyorsa, onun
iyiliklerini ve zararlarını beraber düşünmeliyiz. İyilikleri
fazlaysa, iyi insan deriz ve kötülüklerini görmeyiz...
Bize başkası hakkında söz
getirene hüsn-i zan edip...