Geçtiğimiz hafta bir virüsten mütevellit yattım ve kişisel gündemim sağlıktı.
Onun için bugün biraz sağlık muhabbeti yapmak istiyorum.
Ki ben sizin ruhunuzu biliyorum, sağlıktı, gençlikti, güzellikti
deyince herkesin kulakları açılıveriyor. Ne yapacağız, hep birlikte
sonsuza dek genç ve fıstık gibi yaşayacak mıyııız? 3000 yılına
kadar kırışıksız bir cilt, pembe dudaklar, kaslı bacaklar ve ince
belimizle parti yapacak mıyııız? Eveeet!
Tabii ki hayııır! Yaşlanıp, kırışıp, buruşup öleceğiz herkes gibi!
Ama o arayı neşeli, mutlu, sıkıntısız ve mümkünse biraz daha uzun
geçirmek tüm derdimiz değil mi? Yani bu kadar heyecan, kitap,
check-up, doktor ziyareti, televizyonda Canan Karatay sohbeti
görünce zaplamamak, vitamin tavsiyeleri alıp vermek, kolesterol
seviyelerimizi karşılaştırmak, hepsi -yaşıtlarım için söylüyorum-
önümüzdeki 40-50 yılda tatlı bir hayat yaşamak için değil mi? Hep
söylerim, sağlık sorunun yoksa, aslında bir sorunun yoktur! Aşk,
iş, para, başarısızlık, efendim sosyal ilişkiler, şu bu, fasarya.
Gerçek mutluluk için biraz ilkel bakacaksın hayata. Sağlığın
yerindeyse, karnın tok sırtın pekse, birinin seni öldürme ihtimali
filan da yoksa, otur hayatın tadını çıkar. Hayır ilk gripte, Allah
korusun ilk depremde anlar insan bu söylediklerimin ne kadar hikmet
dolu olduğunu! Yani Maslow’un ihtiyaç piramidinin sadece en alt
katmanlarını şiar edinin!
Nedir? Malum, psikolog Abraham Harold Maslow’un 1943’te yazdığı,
hâlâ okullarda okutulan ‘ihtiyaçlar hiyerarşisi piramidi’. En
altta, insanoğlunun en çok gereksinim duyduğu şey, ‘fizyolojik
ihtiyaçlar’ vardır: Nefes alma, gıda, su, tepende bir çatı olması,
yani fiziksel sağlığını koruman için gerekenler.
Onlar çözüldüyse, hadi bir üste çıkalım, vardık ‘güvenlik
ihtiyaçl...