Devlet Bahçeli, dün partisinin grup toplantısında konuştu.
Dokunulmazlıklar konusu ve Genelkurmay Başkanı ile ilgili altına
imza atabileceğim sözler söyledi. MHP’deki kongre süreci ile ilgili
olarak da Paralel Yapı’ya dikkat çekti ve “operasyon” iddialarında
bulundu. Buna da itirazım yok. Paralel Yapı her yerde karşımıza
çıkıyor. Geçmişte AK Parti’de de Hükümet’te de “operasyonlar”
gerçekleştirmek istedi. Girişimleri başarısızlıkla sonuçlandı.
MHP’de de güç kazanmak istemesi ve etkili olmaya çalışması çok
doğal. MHP’de bugün yaşanan sıkıntı, partinin her türlü operasyona
açık hale gelmesinden kaynaklanıyor. Meclis’teki milletvekili
sayısı 40’a düşmüş, kamuoyu araştırmalarındaki hali ortada!
Kim bu tablonun sorumlusu? Elbette birinci sorumlu Devlet
Bahçeli!
Siyaset de tabiat gibi boşluk kaldırmaz. Sırtlan ve çakal, zayıf
olana saldırır. Bitki zararlıları da sağlıklı ağaçlarla değil,
zayıf olana hücum eder.
Bugün MHP’deki durum budur!
***
Üstelik Devlet Bahçeli halen yanlışa devam ediyor. Dün, adaylar
için aynen şu ifadeleri kullandı: “Koray Aydın, Ülkü Ocakları’ndan
yetişmiş değerli bir insandır. Adaylar içinde tek ülkücü kişi
odur.” Şimdi bunlar söylenecek sözler mi?
Ümit Özdağ nereden yetişti, ağaç kovuğundan mı çıktı?
Son günlerde yaptığı hatalara, Can Dündar ve Figen Yüksekdağ gibi
isimlerle aynı fotoğraf karesine girmesine rağmen, Sinan Ogan da
MHP için ithal bir isim değildir.
Bu değerlendirme, belki Meral Akşener için geçerli olabilir. O
zaman da birileri çıkıp sorma hakkına sahip olur:
-Madem öyleydi, Akşener’i niçin MHP’ye paraşütle indirdin? Neden,
TBMM Başkanvekilliği gibi çok önemli bir makama getirdin? Yok muydu
MHP içinde ülkücü bir isim?
Bitmedi, dahası var…
Koray Aydın, MHP’nin 10. Olağan Kongresi’nde tam 441 oy aldı.
Kongreyi kazanan Devlet Bahçeli de yaptığı teşekkür konuşmasında
Aydın’la birlikte o 441 delegeyi adeta gömdü:
-Bugün başını kaldıran fitne amacına ulaşamamıştır. Partimizi içten
oyma ve etkisiz kılma girişimleri sonuçsuz kalmıştır. MHP’ye
kurulan tuzaklar boşa çıkarılmıştır.
Hangisi doğru? Koray Aydın’ın “tek ülkücü aday” olduğu mu? Yoksa
“MHP’yi içten oyma girişiminde” bulunduğu mu?