Daha önce en ufak bir merhamet belirtisine rastlasaydık… Biraz vicdan muhasebesi yaptığını görebilseydik… “Bizi şahin ve güvencin diye ayırmayın” deyip, “Yok birbirimizden farkımız” mesajını vermeseydi… Hızını alamayıp, ağzını bozarak devlete ve hükümete “h...tir” sözleri ile meydan okumasaydı…
Belki Meclis Kürsüsü’nde gösterdiği hassasiyeti anlardım.
Dudaklarının titreyip, ağlamaklı hal sergilemesine bir mana
verebilirdim.
Ama bunların hiçbirini yapmadı…
Ne zaman ki yıllardır kan akıtan ve can alan teröristler Cizre’de
sıkıştırıldı… Ne zaman ki bedel ödemeye başladılar. Ne vakit ki
onların kanı aktı…
İnsanlıktan ve vicdandan bahseder oldu. Dengesi bozuldu, dudakları
titredi, ağlamaklı bir hal içine girdi. Osman Baydemir, bir anda
insani değerlerle tanıştığını ortaya koydu.
Koydu ama mazlumlar ve öldürülenler için değil. Öldüren teröristler
ve terör destekçileri için!
* * *
Yıllardır hep aynı tavrı sergiliyorlar. 1990’lı yıllara kadar
gidebiliriz. Hiç unutmam, İstanbul’da tren istasyonunda silahsız
askeri okul öğrencilerine yönelik bombalı bir saldırı yapılmıştı.
Ölenler ve yaralananlar olmuştu.
Bunlardan biri çıktı. Aynen şu sözleri sarf etti:
-Savaşta olur böyle şeyler!