Birkaç gündür televizyon kanallarının referanduma ilişkin
yayınlarını gözlemliyorum. Dikkatim özellikle bir haber kanalı
olarak uzun zamandır izlediğim CNN Türk’ün üzerinde.
Geçen cumartesi önce bir saat boyunca
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 6.
Uluslararası Kadınlar Buluşması’nda konuştu. Ardından
Başbakan Binali Yıldırım’ın Kırşehir mitingi.
Sonra yine Cumhurbaşkanı’nın Tekirdağ konuşması; ardından da
Başbakan’ın Nevşehir konuşması...
Toplam dört saat iktidar yanlısı canlı yayın.
Aynı süre içinde muhalefete ayrılan dakika ise yalnızca
11.
Bu arada ilgiyle izlenen birçok programın yayını güme gitti.
***
Ertesi gün pazar, tatil günü. İnsan bir gün olsun kafa dinlemek
istiyor. Ama ne mümkün!
Ekranda Başbakan. Bingöl’de konuşuyor. O bitiyor, kısa bir süre
sonra Cumhurbaşkanı Abdi İpekçi Salonu’nda Kadın ve Demokrasi
Derneği tarafından düzenlenen “Kadın ve Demokrasi
Buluşması”ndan canlı yayına bağlanıyor. Oysa bu konuşmanın bir
benzerini bir gün önce aynı derneğin aynı başlıklı ilk
toplantısında yapmıştı.
Her iki konuşmanın içeriği neredeyse tıpa tıp aynı.
Sonra... Söz yeniden Başbakan’da; bu kez Muş’ta
konuşuyor.
Bingöl’de “Zaza güzellemesi” yapmıştı, Muş’ta “Kürt
güzellemesi” yapıyor. Yine canlı yayın. Bingöl, İstanbul,
Muş...
Tam tamına 3 saat!
Diğer sözde “tarafsız” kanallara geçiyorum. Tümü aynı
minvalde.
CHP, HDP ve diğer muhalif partilerin sözcülerine ayrılan zaman gün
boyu toplam 10 dakikayı geçmiyor.
Bir ikisi dışında televizyonların bu taraflı tutumu günlerdir
sürüyor.
Yandaş kanalları saymıyorum, onların hali zaten malum.
***