Yandaş basın, günlerdir Cumhurbaşkanı’yla, Başbakan’la
yarışırcasına Suriye sınırlarımızın ötesine ilişkin korku filmi
senaryoları üretiyor.
Bu senaryolara göre Kürtlerin yıllardır birlikte kardeşçe
yaşadıkları toprakları IŞİD vahşetinden kurtarmaları Türkiye’nin
başına gelebilecek en büyük felaketlerden biri!
Utanmadan, sıkılmadan Kürtlerin bir yandan IŞİD ile savaşırken,
öbür yandan da Arapları ve Türkmenleri bölgeden kovarak ortak
topraklarında “etnik arındırma”uyguladıklarını
yazıyorlar.
İki gün öncesine kadar “Kürt baskısından” kaçarak
Türkiye’ye sığınan 25 bin Arap ve Türkmenden söz ediyorlardı. Ne
var ki IŞİD belası def edilince geriye dönüş başladı, ilk gün iki
bin kişi topraklarına kavuştu.
İktidar sözcüleri ise hâlâ aynı teraneyi sürdürüyorlar. En büyük
korkuları Suriye Kürtlerinin özgürleşerek, Arap ve Türkmenlerle
birlikte kendi kendilerinin efendisi olmaları.
***
Araplara ve Türkmenlere bir itirazları yok, itirazları
Kürtlere!
Önceleri Irak’ta olduğu gibi Suriye’de de olası bir federe devleti
Kürtlere layık görmüyorlar, bunu bağımsızlığa giden yol olarak
görüyorlar.
Korkularının nedeni, bu gelişmelerin Türkiye Kürtlerinin
iştahlarını kabartacağı, Türkiye Kürtlerinde ayrılıkçı düşünceleri
filizlendireceği…
Doğrusu toplumun geniş kesimlerinde de kök salmış olan bu korkuyu
anlamakta zorlanıyorum.