"Bordo Bereli olmak istiyordum. Trafik kazasında tek
bacağımı kaybettiğimde asker olamayacağımı bilmek canımı acıttı ama
'gidene üzülmeyip var olanı güçlendireceğim'
dedim..."
Tolga Murat Balıkçı ile ilk defa Yeşilay’ın Zümrüd-ü Anka Ödül
Töreni’nde tanışmıştık. O zaman “Gidene Üzülme, Var Olanı
Güçlendir” kitabı yeni çıkmıştı. 17 yaşında geçirdiği trafik
kazasında tek bacağını kaybeden Tolga Murat Balıkçı, bordo bereli
olma hayaline veda edip vücut geliştirmede şampiyonluklar getiren
millî bir sporu olma serüvenini anlatıyor bu kitapta. Son olarak da
geçtiğimiz haftalarda WFF-WBBF Dünya Vücut Geliştirme Federasyonu
tarafından Litvanya'nın Kaunas kentinde, 19-21 Ekim 2018 tarihleri
arasında düzenlenen Dünya Şampiyonası’nda engelsiz sporcuları da
geride bırakarak amatörde ve profesyonelde şampiyonluklar elde
etti.
Trafik kazasına kadar sporla aranız
nasıldı?
Aram iyiydi ama Muş’ta büyüdüğüm için çok spor salonumuz yoktu
o zaman. Basketbol topunu bile ilk defa İzmir Foça’ya ortaokula
geldiğimde gördüm. Foça da 1992 yılında çok gelişmiş bir yer
değildi. Sadece beden eğitimi derslerinde hocalarımızın gösterdiği
kadar sporla tanıştım. Vücut geliştirme salonları o zaman yaygın
değildi. Ama Terminatör filmlerinde hep Arnold Schwarzenegger’i
izlerdim. Vücut geliştirmeye merakım hep vardı. Resim derslerinde
hep kas çizmeye çalışırdım. Evde ağırlık, barfiks ve çimentolarla
antrenman yapıp kendi çapımda uğraşırdım. Ben Bordo Bereli olmak
istiyordum. Onunla alakalı ciddi çalışmalar yapıyordum. 48 saat
uyumayıp su içmeden beklerdim. Trafik kazası geçirdikten sonra
asker olamamak ciddi bir hayal kırıklığı oldu.
“Hayatımı yazdım. Ama üzerine çok şey
yaşadım. İkincisini yazmayı düşünüyorum. Güzel tarafı okuyan kişi
anında
sigarayı bırakabiliyor”
sigarayı bırakabiliyor”
Kazadan sonra nasıl toparlandınız? O süreci nasıl
atlattınız? Destek verenleriniz oldu mu?
Zaten arabanın içinde bacağımın koptuğunu hissetmiştim. Beni
çok hızlı çekip çıkardılar arabanın içinden, yanmak üzereydi araba.
Yere uzandım ama bacağım orada kaldı. Ayağa kalkmaya çalıştım ve
bacağımı görmediğimde bayıldım, uyandığımda hastanedeydim.
Battaniyenin altına baktım ve “dikememişler” dedim. Kendi odama
geçtiğimde ailemi çağırdım “Lütfen bu odaya kimse ağlayarak
girmesin, ben yeni bir hayata başlıyorum, gidene üzülmeyip var
olanı güçlendireceğim ve eskisinden daha iyi yerlere geleceğim"
dedim. Araç olarak da vücut geliştirme sporunu seçtim. Çünkü bir
taraf eksik ya, diğer taraftaki halatları daha sıkı tutarsam eksik
olan tarafın yıkılma ihtimali düşüyor.
Vücut Geliştirmede “Başarıyorum ve daha iyisini
yapacağım” dediğiniz bir dönüm noktası var mı?
Zaten trafik kazasından önce de kendi vücudumun benden
yetişkinlere göre bile daha kasça yapılı olduğunun farkındaydım.
1994’te benden büyük insanlarla yarışıp 17 yaşında Akdeniz Bisiklet
Şampiyonası’nda Türkiye 2'ncisi olmuştum. Vücut geliştirmeye
başladığımda hemen kaslarımdaki hızlı büyümeyi fark ettim ve
hayallerimi gerçekleştirebileceğimi anladım.
Spordan hayatınızı kazanabiliyor
musunuz?
Evet sonunda, 1 buçuk senedir kazanabiliyorum. Uzaktan eğitim
yapıyorum. Daha çok yurt dışı olmak üzere antrenman programları
hazırlıyorum.
Çok geç kazanmaya başlamışsınız, millî sporcu olup
uzun süre ekmeğinizi spordan kazanamamak sizi yıldırmadı mı? Bu
işleri bırak diyenler oldu mu?
Etrafımdan çok “başka işle uğraş” çağrıları geldi ama ben
sabırlıyım. Vücut geliştirmede kas çok geç gelişiyor, ciddi sabır
isteyen bir meslek, bize sabrı öğretti. Bu süreçte yarışmaları
kazanırken su bayim vardı, spor salonum vardı. Su sattım, ticaretle
uğraştım. Şimdi tamamıyla internet üzerinden eğitim veriyorum ve
sporumla ilgileniyorum.
Sizden eğitim almak isteyenler ne
yapmalı?
Tamamıyla WhatsApp üzerinden iletişim kuruyoruz. Hiç spor
yapmamış birisini de ev antrenmanlarıyla çalışabiliyorum. Çok da
iyi neticeler alıyorum. Bir evde iki tane ağırlıkla bile çok güzel
işler çıkarıyoruz. Köyde yaşayan bir imam arkadaşa özel bir eğitim
hazırlamıştık oranın doğal şartlarıyla.
Çalıştırdığınız aktif sporcular var mı?
Var. Dünya Şampiyonası’na kendim giderken götürdüğüm
arkadaşımız Ferhat Magan Klasik Body’de dünya şampiyonu
oldu.
Siyasete atılmışsınız bir dönem, tekrar siyasete girme
niyetiniz var mı?
Şu an için artık yok. Çünkü siyaset beni de ailemi de yordu.
Kariyeri geliştirme üzerine planlama yapıyorum. Çok iyi bir sezon
atlattım. Sporcu kariyerimin üzerine şu an hedeflerim. Siyaset ise
belki ileride olabilir tekrardan.
Sportif yolculuğunuzu kısaca anlatabilir
misiniz?
Bugüne kadar hep bedensel engelliler vücut geliştirme
müsabakalarına girdim. Dört Dünya, bir Avrupa Şampiyonluğu aldım.
2013'te 'Rekorlar Dünyası' programında ilk defa engelli olmayan
sporculara karşı da yarışıp uluslararası arenada bir ağırlık tutma
yarışmasında Guinness Rekorlar Kitabı’na girdim. Sonra engelli
olmayan sporcularla yarışmaya karar verdim ve hazırlanmaya
başladım. 2015'te evlendikten sonra bir sakatlık geçirdim.
Bir iki sene antrenmanlara tam devam edemedim. Sonra tekrar geri
döndüm ve 21 Ekim’de Dünya Şampiyonası’nda hem engelliler amatörde,
hem de genel sporcular arasında ve bütün kategorilerde şampiyon
oldum. Ertesi gün de profesyonelde bütün kategorilerde şampiyon
oldum.
Sıradaki hedefiniz ne?
Amerika’da “Arnold Classic” diye bir yarış var. Orada
Terminatör figürüyle çıkmak istiyorum. Daha önce Mehter Marşı’yla
çıktım. Bizim yarışma 3 devre, birinci devrede müzikle poz
atıyorsunuz. Oradan puan alıyorsunuz. Arnold Schwarzenegger’in
düzenlediği bir yarışma o da orada oluyor. 1 milyon 200 bin seyirci
ve sporcunun gittiği bir festival, çok ciddi bir yarışma. Oraya çok
gitmek istiyorum. Ama çok da yıprandım. O yarışa gitmek maddi
manevi çok zor, bu sebeple tam bir hedef koyamıyorum.
2015’te yazdığınız kitabı anlatır mısınız? “Gidene
Üzülmeyin, Var Olanı Güçlendirin”…
Hayatımı yazdım. Ama üzerine çok şey yaşadım. İkincisini
yazmayı düşünüyorum. Güzel tarafı okuyan kişi anında sigarayı
bırakabiliyor. Güzel bir kitap size de hediye etmek
istiyorum.